Hani bu aralar hep deniyor ya “Siz seksenli yılları görmediniz!” evet keşke görselerdi.
Şeytani duygulardan uzak, merhamet, vicdan, adalet, insanlık barındıran o halleri şimdi mumla arıyoruz.
Kardeşin kardeşi dolandırdığı, üçkâğıdın moda olduğu, çalanın çırpanın ve hortumcunun saygınlık kazandığı bu devirle eskiyi kıyaslamak bir erdem oldu artık.
Gözü doymazlığın, şerefsizlikten aymazlığın, kadir kıymet ve insanlık bilmezliğin revaçta olduğu 2000 li yıllarda yaşayanlara 80’li yılları anlatırken dürüst olun, zira dürüstlüğe para gerekmiyor!
80 li yıllar idi halkın yoksuldu çoğu
Ta geceden başlardı yağ, şeker, tüp kuyruğu.
Sabahın ayazında yeseler de soğuğu
Bir nebze huzur vardı, keyifler yerindeydi.
Gün aşırı zam yoktu, zırt pırt fiyat artmazdı
Bakkallar şen şakraktı marketi aratmazdı.
Esnafın yüzü güleç, halkla hoştu arası
Gözün kalmasın diye birçok şeyi tartmazdı.
Evler de dolap kıttı, siyah beyazdı TiVi
Herkes bol bol alırdı portakal elma kivi.
Komşuluk harikaydı hal hatır sorulurdu
Komşunun açık idi, diğer komşuya evi.
Paranın ne kıymeti ne de bolluğu vardı
O devirde yaşayan gözü tok insanlardı.
Faize para yatmaz, millet NAS’ı bilirdi
Ön plan da olan namus, haysiyet, ar’dı.
Kıyafetten ziyade içindeki (!) makbuldü
İtibar ile güven velev büyük ödüldü.
Adına leke değen çıkamazdı topluma
Vicdanlar merhametli o derece adildi.
Geldik iki binlere herkesin maskesi din
Çalan çırpan kim varsa millet diyor aferin!
İnsanlık mola vermiş, utanıp arlanan yok
Daha kötüsü yol da biraz daha sabredin!