Her yıl Ramazan ayında verilen fitre miktarı bu yıl belli oldu. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından alınan kararla fitre miktarı kişi başı 130 olarak belirlendi.

Halk arasında fitre olarak bilinen Fıtır Sadakası, Ramazan orucunu tutup bayrama ulaşmanın bir şükrü olarak fakirlere, miskinlere, muhtaç olan, dul, yetim ve öksüzlere verilmesi öncelik kabul edilir.

Bakan Işıkhan duyurdu: Ödemeler başladı Bakan Işıkhan duyurdu: Ödemeler başladı

Şanlıurfa İl Müftü yardımcısı İbrahim Halil Aslan, Fitre verirken Allah rızası için verilen bir mali ibadet olduğunu ve herhangi bir karşılık beklenmediğini, samimi bir şekilde karşı tarafı rencide edecek herhangi bir tavır, davranış ve tutum içerisinde girilmemesi gerektiğini ifade etti.

“HERKES BULUNDUĞU ORTAMDA FİTRE BEDELİNİ ÖDEYECEK”

Diyanet İşleri Başkanlığı her yıl sosyal, ekonomik dengeyi göz önünden bulundurarak bir saha çalışması yaptıktan sonra fitre miktarını belirlediğini ifade eden Şanlıurfa İl Müftü yardımcısı İbrahim Halil Aslan, “Bu ülkelerin yaşam koşullarına, ekonomik yaşamlarına göre değişir, 2024 yılında fitre miktarı ise 130 lira olarak Diyanet İşleri tarafından belirlendi.  Bizim vatandaşlarımız yurt dışında yaşıyor olabilir, bizler Türkiye şartlarında yaşayan Müslüman kardeşlerimizin fitre miktarlarını belirliyoruz, yani Avrupa’da ki yaşayan ve özellikle gurbette olan vatandaşlarımız Türkiye’de açıklanan 130 lira fitre bedelini göz önünde bulundurarak vermeye kalkmasınlar çünkü herkes bulunduğu ortama göre değerlendiriliyor. Buranın 130 lirası örneğin yurt dışında yaşayan vatandaşların 5 ya da 6 Euro denk geliyor fakat alım gücü olarak baktığımız zaman 130 lira ile orada ki 5-6 Euro tam karşılanmıyor. Dolayısıyla her yörenin bulunduğu şartlar göz önünde bulundurulacaktır” dedi.

“FİTRE VERİRKEN KARŞILIKSIZ OLMASI ÖNEMLİDİR”

Fitre, sadaka-i Fıtır veya Zekât-ı Fıtır yani baş sadakası ve beden sadakası, Hanif’i mezhebine göre vacip, Şafi, Hambeli ve Maliki mezhebine göre farz sadakası olarak ifade edildiğini söyleyen Şanlıurfa İl Müftü yardımcısı İbrahim Halil Aslan, “Sadaka demek kişinin Rabbine karşı doğruluğunu, yardımlaşmayı ve özellikle fitre verirken karşılıksız olması çok önemlidir. Fitre Şafi, Maliki ve Hambeli mezheplerine göre bayram gecesi ve gününü  geçirebilecek kadar gıdaya, maddi imkana sahip olan herkese Fıtır Sadakası kendisi ve bakmakla yükümlü olduğu kişilerin yerine vermesi farzdır, Hanif’i mezhebine göre nisap miktarı mala sahip olması gerekiyor yani kişinin Fıtır sadakası  ve fitresini verebilmesi, vermekle yükümlü olabilmesi için öncelikle zengin sayılabileceğimiz nisap miktarına mal ki bu da 80 küsür gram altına tekabül etmekte yani kişinin asli ihtiyaçlarından  fazla evinden, arabasından, yiyeceğinden vs. fazla olarak 80 gram ve üstü bir mala sahip ise bu kişi Fıtır  sadakasını kendisi ve bakmakla yükümlü  olduğu kişilerin yerine vermekle mükelleftir. Zekâtın verildiği kişiye Fıtır sadakası da verilir, üst ve alt soy dediğimiz yani kişi kendi sadakasını, zekatını annesine, babasına, dedesine ve üst soylara veremez aynı şekilde alt soy dediğimiz çocuklarına, torunlarına, torunlarının torunlarına da veremez, bir de kendi hanımına veya hanımı kendi kocasına Fıtır sadakasını veremez. Fıtır sadakasının verileceği kişi Müslüman olması gerekmekte hatta bazı mezheplerde özellikle ülkemizde yaşayan gayri Müslümlere yani onların kalplerin İslam’a ısındırılması amacıyla verilebileceği görüşü mevcuttur” ifadelerinde bulundu.

“FİTRE, FAKİRLERE, MİSKİNLERE, MUHTAÇ OLAN, DUL, YETİM, ÖKSÜZLERE VERİLMESİ ÖNCELİKLİDİR”

 Şanlıurfa İl Müftü yardımcısı İbrahim Halil Aslan konuşmasının devamında şu ifadelere yer vererek, “Bazı alimlere göre Ramazan ayının son günü yani kişi iftarının açtığı zaman güneşin batması ile beraber Fıtır Sadakası vermekle mükellef oluyor bazı mezheplere göre Hanif’i mezhebi buna da dahil olmak üzere bayram günü tan yerinin ağarması bir kişi bayram günü sabah imsak vaktine ulaştığı zaman vermekle mükellef olur.  Müslümanların sevincinin beraber olması için Allah Resulü tarafından bazı mezheplere göre farz kılınan, Hanif’i mezhebine göre vacip kılınan bir sadakadır. Dolayısıyla Peygamber efendimiz (S.A.V) hadislerine baktığımız zaman bayram namazına çıkılmadan önce Fıtır Sadakasının, fakirlere, miskinlere, muhtaç olan, dul, yetim, öksüzlere verilmesi önceliklidir amaç onlarında bayram sevinçlerine ortak sağlamak. Fitre verirken Allah rızasın için verilen bir mali ibadettir herhangi bir karşılık beklenmez öncelikle niyet etmeli ve ihlası ve samimiyetli bir şekilde karşı tarafı rencide edecek herhangi tavır, davranış ve tutum içerisinde girmemesi gerekir” şeklinde konuştu.

URFANATİK.COM: BERNA KOÇ

 

Editör: Haber Merkezi