Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye'nin iklim değişikliğiyle mücadelede ana omurgasını yenilenebilir enerji, enerji verimliliği ve nükleer enerjinin oluşturduğunu belirtti. Bayraktar, Türkiye’nin bu alanlarda iddialı hedeflere sahip olduğunu vurgulayarak, küresel iş birliğinin önemine dikkat çekti.
"Yenilenebilir Enerji İklim Mücadelesinde Kilit Rolde"
Azerbaycan'ın ev sahipliğinde gerçekleşen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı'nda (COP29) konuşan Bayraktar, Türkiye'nin yenilenebilir enerji konusundaki büyük potansiyelini dile getirdi. Bakan Bayraktar, 2035 hedefi kapsamında Türkiye’nin güneş ve rüzgâr enerjisinde kurulu gücünü 120 bin megavata çıkarma amacında olduğunu ifade etti.
"Son 14-15 yılda güneş ve rüzgâr enerjisinde 30 bin megavatı aşan bir kurulu güce ulaştık. Bu rakamı 2035 yılına kadar dört katına çıkarmayı hedefliyoruz," dedi.
Enerji Verimliliği ve Nükleer Enerjinin Rolü
Bayraktar, enerji verimliliği konusunda da önemli adımlar atıldığını belirterek, 2024-2030 dönemi için yüzde 16 enerji tasarrufu hedeflendiğini açıkladı. Bu alanda 20 milyar dolarlık yatırım gerektiğini belirtti. Ayrıca nükleer enerjinin de iklim mücadelesinde önemli bir yer tuttuğunu vurgulayan Bayraktar, Türkiye’nin 2050 yılına kadar 20 bin megavat nükleer enerji hedeflediğini söyledi.
Küresel İş Birliği ve Finansmanın Önemi
Bayraktar, iklim değişikliğiyle mücadelede küresel iş birliğinin zorunlu olduğunun altını çizerek, "İklim değişikliği uzun vadeli ve kolektif bir mücadele gerektiriyor. Bu süreçte uluslararası finansman ve teknik destek çok önemli. Yüksek enflasyon ve faiz ortamı bu süreci zorlaştırıyor, ancak Türkiye olarak bu hedeflere kararlılıkla yürümeye devam edeceğiz," ifadelerini kullandı.
Bayraktar, ayrıca yeni teknolojiler, depolama çözümleri ve hidrojen üretimi gibi alanlarda da yatırımların hızlandırılacağını belirtti.
