Değerli okurlarım bildiğiniz üzere son günlerde ülke olarak zor günlerden geçmekteyiz.
Değerli okurlarım bildiğiniz üzere son günlerde ülke olarak zor günlerden geçmekteyiz. Manavgat’ta başlayan orman yangınları daha sonra ülke geneline yayılmaya başladı. Nefes almamızı sağlayan, yaşamamızı sağlayan ciğerlerimiz cayır cayır yandı ve yanmaya devam ediyor. Yaşanılan orman yangınlarının eş zamanlı olarak çıkması insanın aklına birilerinin eliyle mi yapıldı bu sorusunu getiriyor. Dünyada küresel ısınma etkisini göstermişken ormanlarımızın bu şekilde yanması bunu daha fazla hissettirmeye başladı.
Bu yangınları söndürmek devletimiz bütün imkânlarını kullandı ve birçok yangını kontrol altına almayı başardı. Vatandaşlarımız birlik ve beraberlik içerisinde hareket ederek bu zorlu günlerden geçmeye çalıştı. Yanan birçok ev insanların hayallerini ve geçmişini yaktı. Özellikle yangın döneminde hakkını ödeyemeyeceğimiz İtfaiye erlerimiz var. Yangını söndürmek için canla başla ateşe karşı savaştılar. Alevlere karşı yenik düşen ve şehit olan itfaiyecilerimiz de oldu.
Onları da saygı ve minnetle tekrar anmak istiyorum. Bir yandan ülkemiz yangın haberleri ile sarsılırken ülkemizin doğusundan sel haberleri gelmeye başladı. Van Sel’den en çok etkilenen illerimizden biri oldu. Bir çok ev araba, hayvan sular altında kaldı. Birçok vatandaşımız çeşitli bölgelerdeki sel olaylarında hayatını kaybetti. Ülkemizin bir tarafı yangın yeriyken bir tarafı sular altında. Gerçekten çok zorlu bir dönemden geçmekteyiz ülke olarak. Küresel ısınmanın bu denli etkisini gösterdiği dönemlerde insanlar olarak daha tedbirli ve dikkatli olmalıyız. Doğayı korumak bizim görevimiz, çöpleri doğaya atmamak bizim görevimiz, ağaçları kesmeyip yerine ev yapmamak bizim görevimiz.
Kısacası yaşanan birçok olayda insan etkisinin oranı bir hayli fazla. Ne yapıyorsak kendi elimizle yapıyoruz.
