Bir aylık sabrın sonunda bize ihsan edilen Bayramı bayram gibi kutlamak adına.
Bu haftaki yazımda Ramazanın bir aylık güzel serüveninden sonra gelen bayrama değineceğim. Tabi eski bayramların havası olmasa da yine de İslam açısında oldukça önem arz ediyor. Bazen oturup uzun uzun Bayramları düşündüğümde çocukluğumda ki bayramların ne kadar farklı olduğunu, o zaman ki Bayram heyecanımdan şimdi eser bile kalmadığını görüyorum. O zamanlar daha bayramlara 10 gün varken herkesi heyecan sarardı. Hazırlıklar yapılmaya başlanırdı, çocuklar yeni kıyafetlerini 1 hafta önceden başuçlarına koyarlardı. Ama şimdi öyle mi yok bayram oldu tatil bize. Her bayramda artık tatile gider olduk. Eskiden insanlar evlerinde oturur misafirlerini beklerdi bayramı kutlamak için. Ama şimdi ise artık o hava gitmiş, insanlar bayram geldi mi tatil planı yapmaya başlıyor. Teknoloji ile birlikte bayramlar artık bir telefon ile yapılıyor.
Neydi o çocukluk dönemimizin bayramları öyle. Bayram geldi mi sevinçten ve heyecandan yerimizde duramazdık, yeni bir elbisemiz, yeni bir ayakkabımız olacak ve Bayram günü bol bol harçlık alıp şeker toplayacağız... Çocukken Bayram akşamları yatamazdık, sabahlara kadar tüm heyecanla Bayramın ilk gününü beklerdik. Çünkü sabah olduğunda Bayram olacak ve biz o çocuk halimizle komşularımızı gezip, şeker ve para toplayacağız. Şimdi bayram geldi mi sokaklarda mahallelerde şeker toplayan çocuklar göremiyoruz. Ellerinde poşetleri ile kapı kapı dolaşıp el öpen çocuklar gitti yerine ellerinde tabletler, telefonlar tatil köylerinde selfi yapan çocuklar geldi.
Eski günlerimizde olduğu gibi (çocukluğumuzda) yaşadığımız ve özlemle beklediğimiz o güzel bayramları en azından çocuklarımıza yaşatabilmek adına Bayramımızı elimizden geldiği kadar bayram gibi yaşamaya özen gösterelim. Bu vesile ile Bayramınızı en içten dileklerimle kutlarım.