Çanakkale  Coronanın  gölgesinde  kaldı

Abone Ol

 Geçtiğimiz gün, 18 Mart 2020 tarihi Çanakkale Zaferi’ nin 105. Yıl dönümüydü. Bugün ülkemiz için çok önemli olsa da gündemdeki corona virüsü haberlerinin önüne geçemedi. Bu önemli gün ile ilgili yapılması gereken etkinlikler de yeterince yapılamadı.

   Bu savaş, milli birlik, beraberlik ve dayanışmamızın sembolü olarak öne çıkmakta. Bu savaşta, ülkemiz içindeki bütün etnik unsurlar(Türk, Kürt, Arap…), vatanımız için, hiç çekinmeden ölüme doğru beraberce yürümüşlerdir. Bu savaş sayesinde  Osmanlı Devleti’nin kayıpları  ile birlikte yitirdiğimiz itibarımızı geri kazanmışız. Onun sayesinde, gelecek için umudumuz ileri boyutlara taşınmış. Bu savaş ile birlikte tüm dünyayı kendimize hayran bırakmışız. İngiliz devlet adamı Churchill’in  savaş ile ilgili, “ Biz Çanakkale’de Türkler’le savaşmadık, Allah’ la savaştık” sözü belki de Allah’ın bizim yanımızda olduğunun en güzel kanıtı.

   Milletimiz orada, hiç alakası olmadığı halde Anzaklar’la da savaştı. Anza    klar,  Yeni Zelanda ve Avusturalya olmak üzere iki tip askerden oluşmaktaydı. Belki de bu askerlerin çoğu, ne için savaştığının farkında bile değillerdi. Ancak sömürgesi bulundukları  ülke tarafından getirilmişlerdi.

   Yıllar sonra bile Anzaklar, savaştaki zaiyatları sebebi ile Çanakkale’ ye gelirler. Anzaklar Çanakkale Savaşı’nda yenilseler de millet olarak kendilerini bütünleştiren Gelibolu’yu kutsal sayarlar. Bu durum  Avustralyalılar için geçerli olmakla birlikte, Yeni Zelandalılar’da vaziyet biraz daha farklıdır.

   Atatürk, bu savaşta Türk ordusunun başında idi. Çatışmaların en şiddetli dönemlerinde askerlere: “Ben size savaşmayı değil, ölmeyi emrediyorum” diyerek askerlerin maneviyatlarını en üst seviyelere çıkarmıştır. Düşmanların teknik üstünlüğüne karşı, insanımızın manevi üstünlüğünü kullanmıştır.

KAHRAMAN SADECE BİR TANE Mİ?

   Çanakkale Zaferi’nde birçok kahramanın payı vardır. 13,14,15 yaşlarında savaşan çocuk kahramanlar, erkek kılığına girip savaşan Halime Çavuş, Seyit Onbaşı, çoğu şehit olan 57.Alay, Nusret Mayın Gemisi mürettebatı ve daha niceleri…

   Seyit Onbaşı parçalanan vince rağmen 215kg’lık top mermilerini top kundağına yerleştirerek üç atış yapmıştır. Bu atışlar sonucunda, Nusret Mayın Gemisi’nin de etkisiyle İngiliz Zırhlısı Ocean’ın batmasını sağladı.

   Çanakkale Savaşı sadece karada yapılmamıştır. İşin bir de deniz cephesi boyutu vardır. Bu alanda da büyük çarpışmalar meydana gelmiştir. Savaşın kaderini belirleyen bir de mayın gemisi vardır. Nusret Mayın Gemisi, birçok düşman savaş gemisini batırarak savaşın seyrini değiştirmiştir.

   İlgili kaynağa göre; Çanakkale’de, 56 bin savaşta, 21bin hastanede olmak üzere, yaklaşık olarak 77 bin şehit vermişiz. İngiliz askerleri 105 bin, Fransız askerleri 47 bin, Yeni Zelanda 3 bin, Avustralya 8,5 bin kayıp vermiş. Tabi bu arada; şehitlerimizin içinde, Osmanlı’nın terk ettiği topraklardan da askerler bulunmakta.

   Savaşın sonucunda, İngiltere, Fransa hatta Rusya mağlup olmuş, boğazlar verilmemiş, savaşlar uzamış, Rusya gereken desteği alamayıp çökmüştür. Bizim bu savaştaki kayıplarımız, tüm 1. Dünya Savaşı hatta Kurtuluş Savaşı boyunca da hissedilmiş.

   Bu Büyük Zafer’in ülkemizde oluşturduğu milli birlik ve beraberlik duygusu bir tarafa;  Çanakkale Zaferi sömürge altında bulunan ülkelere, hürriyete ulaşmaları konusunda ilham kaynağı olmuştur.