Çocuklu yıllara dönmek istiyorum!

Geçmiş yıllara dönüp baktığımda o çocukluk oyunlar hatırıma gelir ve ne günlerdi diye kendi kendime söylenip duruyorum.

Abone Ol

Geçmiş yıllara dönüp baktığımda o çocukluk oyunlar hatırıma gelir ve ne günlerdi diye kendi kendime söylenip duruyorum. Çok yokluk çektik ama mutluyduk, kimse kimseyi kandırmazdı. İnsanlar saftı ne diyorsan hemen kanarlardı.

Hele hele o çocukluk oyunlarımız yok mu halen gözlerimin önünden gitmiyor. Bir anımı paylaşmak isterim sizinle!

1980’lı yıllardı Mahalleler arası Valilik kupası maçları düzenlendi. Şehitlik Mahalle Muhtarı Allah Rahmet eylesin Cevher Yılmaz bizleri topladı ve bir takım kurduk. Biz o zaman köyde kalıyorduk oynamak için ben ve abim köyden kaçıp gelip top oynadık ve şampiyon olup Valilik kupasını aldı. Ben kaleciydim sadece 4 maçta 2 gol yedim. Hayatım boyunca unutmayacağım.

 80’li ve 90'lı Yılların Mahalle Maçları Kuralları

1. Iyi oynayan iki kişinin aynı takımda yer almamasına dikkat edilirdi.

2. Maçlar minyatür kalede oynanıyorsa, penaltı boş kaleye ters şekilde topukla vurulurdu.

3. Maçların hayali kale direkleri arası adım ile sayılır, olmaları gereken yerler iki taş ile işaretlenirdi.

4. Hava kararınca, ezan okununca, anne-baba çağırınca maç biterdi.

5. Uç korner bir penaltıydı.

6. Topu patlatan parasını öder, patlak top ikiye kesilip kafaya takılırdı.

7. `Frikiklerde açıl biraz` denince `Burası Ali Sami Yen mi` şeklinde cevap verilirdi.

8. Takımlar kurulurken ilk oyuncuyu seçme hakkı, adım almayı iyi bilenindi.

9. Kaleci topu 3 kere sektirirse rakibe `Açılsana 3 kere sektirdim` derdi, rakip açılırdı; efendilik vardı.

10. Top insanın pek münasip olmayan bir tarafına gelirse herkes `işe işe!` diye bağırırdı.

11. Penaltılarda kaleci değiştirilirse 2 penaltı atılırdı. Eğer ilk penaltı gol olursa ikincisi atılmazdı.

12. TAbanla ve burun vurmak yoktu, vurulursa eleştirilip kınanırdı.

13. Tanju, Rıdvan, Metin, Ali, Feyyaz, Hagi, Hakan, Hami gibi dönemin popüler futbolcularının adı alınırdı. Ben

14. Topun sahibi tüm kuralları koyar, takımı kurar, kaleyi seçer, istemediği kişileri topuyla oynatmazdı.

15. Klişe laflar vardı: `At bakayim abinin kıllı göğsüne!`

16. Elin avantajı olmazdı.

17. Bel üstü gol sayılmazdı.

18. Taçtan kendi önüne atıp başlatılınca, taç değişirdi.

19. Maçı izleyen küçük bir grup varsa, penaltı olup olmadığına o karar verirdi, saygı vardı.

20. Maçlarda eğer iddia varsa ödüller genel olarak Algida Max, eskimo, meybuz, 2,5 litrelik kola vb. ürünlerden oluşurdu.

Böyle top oynayanlar eskileri hatırlayıp o yıllara gittiniz mi?