A. Huxley der ki;
Eğer mutluluğunuz bir başkasının yaptıklarına bağlıysa çok ciddi bir sorununuz var demektir. Bakıyorum gerçekten de öyle.
Nasıl mı ?
Ülkece ağzımız açmış siyasilerden gelecek her söze balıklama atlamak için beklediğimizden belli değil mi?
Beklerken de kendimiz heba ediyor. Araştırmadan, dinlemeden ve düşünmeden doğru olsun veya olmasın fanatik birer taraftar gibi dediklerini hemen kabul ediyoruz. Buda yetmiyormuş gibi tipik bir üçüncü dünya ülkesi vatandaşı gibi kendimize kahramanlar yaratıp onunla yatıp onunla kalkıyoruz.
Ama…
Siyasilerimizin de Allah’ı var. Maşallah dillerinden bal damlıyor. Bol seçim vaatlerinin yanında bir birlerine etmedikleri hakaret kalmıyor. Sanırsın hepsi sütten çıkmış ak kaşık.
Sahi bu şekilde gençliğe veya topluma gerçekten bir şeyler vereceğinizi mi sanıyorsunuz. Gelişmiş toplumlarda hiç sanmam ama geri kalmış toplumlarda maalesef bu prim yapıyor ki ülkemizde de enflasyonu yaşanıyor.
Gelin bugünden tezi yok hiç olmazsa bu kavga dilini bırakın. Ve yapamayacağınız vaatlerden vazgeçin. Demokratik bir ortam için çaba gösterin. Ülkece demokrasilerde bayram olan bu seçime güle oynaya girelim. Herkes projelerini açıklasın. Halkta huzur içerisinde oy’unu kullansın. Bunu yaparken de şaibeden uzak bir seçimi ülkece yapalım.
Bunun içinde ;
- Yüksek Seçim Kurulu parmaklara sürülen mürekkebi şart getirsin.
-Mühürsüz zarfları kabul etmesin.
-Basında çıkıyor her gün. İkametgahı olmadığı halde hanelerde sahte kayıtlar ortalıkta dolaşıyor. Bunların takip edilip varsa öyle bir şey arındırılıp gerçek seçmenle seçime gidilmesi sağlansın.
Kısacası seçim güvenliği noktasında titiz davranılsın ki güven noktasında ülkece sıkıntılar yaşanmasın.
Ayrıca bütün partilerin seçim sloganlarına bakıyorum. Hepsinin derdi ve davası vatan.
Ne güzel işte.
O zaman gelin partilerinize yapılan bu hazine yardımını da hepiniz hazineye bağışlayın. Millet de görsün gerçekten davanızın vatan olduğunu. Özellikle de bunca felaketten sonra milletin de böyle bir moral ve motivasyona ihtiyacı vardır. Hatta bu hazine yardımının tamamını deprem bölgesine veya depremzedelere bağışlayın. Kendi partilerinizin seçim kampanyalarında kullanacağınız parti bayraklarınızı, afiş ve broşürlerinize harcayacağınıza daha kutsal bir dava için harcarsınız daha şık olur kanaatindeyim.
Son olarak da ya bu gelen elektrik, doğalgaz ve su faturalarına ne demeli?
Gerçekten tamamı katmerli faturalarla vatandaşın olan aklını da aldı. Zaten depremdi, seldi çok canlar aldı ve canlarını yaktı. Bari siz daha fazla canlarını acıtmayın yakmayın. Umarım buna yetkililer bir çözüm bulur. Ertelemek bir çözüm değildi. Zaten kilowat aşımı yapıldıktan sonra zamlı tarifeye geçiyordu. Şimdi katmerli zamlı oldu faturalar.
Benden söylemesi !
Umarım yetkililerimiz buna da bir çözüm bulur da az da olsa yanan yüreklere su serpmiş olurlar.
Sağlıklı günler dileğiyle saygılar sunarım.