Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti Genel Başkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş'un ev sahipliğinde düzenlenen iftar programına katıldı.
İftara, AK Parti Şanlıurfa Milletvekilleri Bekir Bozdağ, İbrahim Eyyüpoğlu, Hikmet Başak, Abdurrahim Dusak, Cevahir Asuman Yazmacı, M. Faruk Pınarbaşı, Emin Önen ile diğer illerin milletvekilleri de iştirak etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar programında yaptığı konuşmada, TBMM çatısı altında görev yapan milletvekillerini saygıyla selamladığını belirterek, "Gazi Meclis'in çatısı altında milletin iradesini en iyi şekilde temsil etmek için gece gündüz çalışan tüm milletvekillerini takdirle anıyorum," dedi. Ayrıca, Meclis'te görev yapmış ancak vefat etmiş olan milletvekillerine de rahmet diledi.
Ramazan ayının tüm Müslümanlara hayırlara vesile olmasını temenni eden Erdoğan, "Ramazan ayı, rahmet, mağfiret ve cehennem azabından kurtuluş ayıdır. Bu mübarek ayın tüm milletimize ve insanlığa huzur getirmesini diliyorum," ifadelerini kullandı.
"Siyaset, Millete Hizmet Yarasıdır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasetin özünün ülkeye ve millete hizmet olduğunu vurguladı. "Millete hizmet yolu, uzun ve meşakkatli bir yol. İktidar ya da muhalefet fark etmez, bizler hepimiz milletimizin hizmetkârıyız. Bu sorumlulukla hareket etmek çok önemlidir," diyen Erdoğan, siyaset kurumunun toplumun tüm kesimlerine hizmet etme sorumluluğu taşıdığını belirtti.
Erdoğan, demokratik sistemde iktidarın olduğu kadar muhalefetin de vazgeçilmez olduğunu söyledi. "Muhalefet, yapıcı eleştirileriyle ve çözüm önerileriyle, yürütmenin tamamlayıcı unsurudur. Biz de geçmişte muhalefetin yapıcı katkılarına her zaman kulak verdik," şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iftar programının sadece bir araya gelmenin değil, aynı zamanda 85 milyonun birliği, beraberliği ve kardeşliğinin bir sembolü olduğunu ifade etti.
Türkiye'nin her bir vatandaşının, farklı siyasi görüşlere sahip olsa da ortak hedefler için bir araya gelmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Siyasi hayatımızda tansiyonun yüksek olduğu dönemlerde bile, müşterek bir zemin üzerinde buluşmaya özen gösterdik. Dış politika, güvenlik ve ekonomik alanlarda daha fazla uzlaşma ve el birliği yapmalıyız," dedi.