Hasta çocuk gibidir Filistin…
Her daim ateşi yükselmiş, ateşinin dinmesi için el uzatılmamıştır. Aksine her zaman üstü örtülmüş ve nöbetler geçirmeye terkedilmiştir.
Filistin, Müslümanlar için bir onurdur. Çünkü ilk kıblemiz Mescid-i Aksa oradadır. Peygamberimiz orada Miraç’a yükselmiştir. Elbette İsrail için de önemlidir. Ancak onlar bu durumu bahane ederek 19. yüzyıldan beri kirli emellerine gerçekleştirmek için her türlü fenalığı yapmaktadırlar. İsrail’in ekonomisi çok güçlüdür. Dağılmış ve dünya üzerinde sadece on milyon kadar nüfuslarının olması onları hiç etkilememiştir. Çeşitli makineler, yazılım programları, kimyasal ürünler, ilaçlar, tekstil, gıda vb. gibi dünya üzerinde en çok ihtiyaç duyulan maddeleri ihraç etmektedirler. Başta Avrupa olmak üzere dünyanın hemen her yerinde önemli işadamları vardır. Böylece bir yandan sermayelerini artarken diğer yandan tarih boyunca yapmak istedikleri hayalleri için çalışırlar.
Günümüze kadar Filistin ile ilgili yanlış tutumlar sergilenmiştir. Orada yaşanılanlar insanlık sorunudur. Sadece Müslümanların değil tüm dünya devletlerinin suskun olması, insanlığın sadece görüntü olarak devam ettiğinin ve vicdanen öldüğünün kanıtı gibidir. Filistin halkı, karşısında olan her türlü fenalığı yapan ve çok güçlü devletleri arkasına alan İsrail’e karşı tek başına mücadele etmektedir. Filistin, geçmişten bugüne kadar milyonlarca kayıp vermiştir. Oradaki insanlar her zaman tedirginlik içerisindeler. Bayram, düğün gibi günlerde bile üstlerine mermiler yağmıştır. Aniden evleri basılmış ve türlü işkenceler görmüşlerdir.
Filistin için bizler neler yapıyoruz??
İsrail’e karşı gösteriler düzenlenmekte, İsrail malları boykot edilmekte ve İsrail’i kınama açıklamaları yapılmaktadır. Tabi ki zalimliğine devam eden İsrail bunlar karşısında hiç etkilenmemiştir. Her zaman adalet ve eşitlikten bahseden ABD ve Avrupa ülkeleri ile önemli petrol ve doğalgaz rezervlerine sahip olan, inanç merkezleri olmalarına rağmen İsrail karşısında suskun kalan Müslüman ülkeleri İsrail’in yaptıklarına kayıtsız kalmaktadır.
Savaşın eksik olmadığı Filistin de insanlar onurlarından başka her şeylerini kaybetmektedir. Temel gıda malzemeleri başta olmak üzere insanların hayatta kalmasını sağlayacak umutlarından başka hiçbir şeyleri kalmamıştır.
FİLİSTİN AĞLAR
Bitmez zulümler eşliğinde,
Yankılanır bomba sesleri.
Art arda gelen yangınlar,
Ölümün soğukluğunu yüzlere vurur.
Nefes alınmaz,
Engellenmez kıyımlar,
Okullar hastaneler üzerine,
Ardı sıra bombalar gelir.
Acılar çığlıklar hiç dinmez.
Her sokakta ayrı bir feryat,
Yankılanır her yerde ağıtlar.
Melek olan çocuklar ardından,
Anne olmak zordur Filistin de;
Baba olmak zulüm gibi gelir.
Bizler yetmeyiz,
Dünya susar Filistin ağlar…
1986 yılında Şanlıurfa’da doğdum. Büyükşehir Belediyesinde kamu personeli olarak çalışmaktayım. Adalet Fakültesi mezunuyum. Harran Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde okumaktayım. Şiir ve Roman kitabı çıkarmak için çalışmalarım var.