Türk sinemasının simge isimlerinden biri olan Filiz Akın’ın vefatı, Türkiye genelinde derin bir üzüntüye yol açtı. “Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncası” arasında anılan Akın’ın hastalığı ve ölüm nedeni son günlerin en çok merak edilen konuları arasında. “Filiz Akın hangi hastalıktan vefat etti?”, “Filiz Akın kansere mi yenildi?”, “Ölüm sebebi neydi?” gibi sorular sosyal medyada ve basında sıkça araştırılıyor. İşte Filiz Akın’ın sağlık geçmişi ve son yolculuğuna dair tüm detaylar…
Filiz Akın öldü mü? Resmi açıklama geldi
Türk sinemasının zarif yüzlerinden Filiz Akın, 22 Mart 2025 tarihinde hayata gözlerini yumdu. Usta oyuncunun vefatı, Sağlık Bakanlığı tarafından resmi bir açıklama ile duyuruldu. Yapılan açıklamada, Akın’ın bir süredir hastanede tedavi gördüğü ve durumunun ağırlaşarak yaşamını yitirdiği belirtildi.
Bakanlık tarafından yapılan duyuruda, “Türk sinemasının önemli sanatçılarından Filiz Akın’ı kaybetmenin derin üzüntüsü içerisindeyiz. Merhumeye Allah’tan rahmet, ailesine ve sanat camiasına başsağlığı diliyoruz.” ifadelerine yer verildi.
Filiz Akın’ın hastalığı neydi?
Filiz Akın uzun yıllardır sağlık sorunlarıyla mücadele ediyordu. 2002 yılında nazofarenks (burun ve boğaz arasında bulunan bölge) kanseri teşhisi konulan Akın, o dönemde Amerika’da tedavi görmüş ve hastalığı yenmişti. Ancak yıllar içerisinde bu rahatsızlığın yol açtığı komplikasyonlar Akın’ın genel sağlık durumunu etkiledi.
Kanseri atlattıktan sonra da zaman zaman bağışıklık sistemi ile ilgili problemler yaşayan sanatçı, son yıllarda sık sık hastanelerde tedavi görmüştü. Özellikle ilerleyen yaşının da etkisiyle bağışıklık sisteminin zayıflaması, enfeksiyonlara açık hale gelmesine neden oldu.
Zatürre ve enfeksiyonlar vefatına yol açtı
Filiz Akın, son dönemlerde zatürre başta olmak üzere çeşitli solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle Bodrum’da bir hastanede tedavi görmekteydi. Ancak enfeksiyonun ağır seyretmesi nedeniyle Ocak 2025’te Sağlık Bakanlığı’na ait ambulans uçakla İstanbul’daki bir hastaneye sevk edildi.
Doktorlar tarafından yapılan açıklamaya göre, Filiz Akın’ın bağışıklık sistemi enfeksiyonlarla mücadelede zayıf düştü. Zatürre ve ardından gelişen diğer enfeksiyonlar nedeniyle organ yetmezliği gelişti ve usta sanatçı tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.
Filiz Akın’ın kansere bağlı geçmişi
Filiz Akın’ın ilk kez kansere yakalanması 2002 yılına dayanıyor. O dönemde nazofarenks kanseri teşhisi konulan Akın, Amerika Birleşik Devletleri'nde aldığı radyoterapi ve kemoterapi tedavisi ile kanseri yenmişti. Ancak tedavi sürecinde gördüğü ağır kemoterapi, ses tellerine zarar verdi ve sağ kulağında işitme kaybına yol açtı.
Tedavi sonrasında sağlığına kavuşan ve aktif bir şekilde sosyal projelere katılan Akın, uzun yıllar boyunca kansere karşı farkındalık yaratmak için kampanyalara öncülük etti. “Hayata Merhaba” adlı kitabında bu süreci detaylı şekilde anlatmıştı.
Filiz Akın’ın ölümüne yol açan faktörler neler?
Akın’ın vefatında birden fazla etken olduğu belirtildi. Kanser geçmişi nedeniyle bağışıklık sistemi zayıflamış olan usta sanatçı, ileri yaşı ve geçirdiği solunum yolu enfeksiyonlarıyla mücadele ederken organ yetmezliği yaşadı.
Zatürreye bağlı akciğer yetmezliği, kan dolaşımı ve kalp fonksiyonlarını da etkileyerek Akın’ın yaşamını yitirmesine neden oldu. Doktorların yaptığı açıklamada, sanatçının uzun süre yoğun bakımda tutulduğu ve tüm tedavilere rağmen olumlu bir sonuç alınamadığı belirtildi.
Filiz Akın kimdir?
Filiz Akın, 2 Ocak 1943 tarihinde Ankara’da dünyaya geldi. Gerçek adı Suna Akın olan sanatçı, Ankara Koleji’nde lise eğitimini tamamladıktan sonra Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nde eğitim aldı.
Ancak onu Yeşilçam’ın simgelerinden biri haline getiren olay, 1962 yılında Artist dergisinin düzenlediği yarışmada birinci seçilmesi oldu. Memduh Ün’ün teklifiyle “Akaasyalar Açarken” filmi ile sinema kariyerine adım attı ve kısa sürede Yeşilçam’ın en popüler isimlerinden biri haline geldi.
“Yeşilçam’ın dört yapraklı yoncası”nın zarif yıldızı
Filiz Akın, Fatma Girik, Türkan Şoray ve Hülya Koçyiğit ile birlikte Yeşilçam’ın “dört yapraklı yoncası”ndan biri olarak kabul edilmiştir. Özellikle modern ve şehirli kadın karakterleriyle Yeşilçam’ın “Avrupai yüzü” olarak sinema tarihinde yer aldı.
Başrolünde yer aldığı Gurbet Kuşları, Ankara Ekspresi, Tatlı Dillim, Umutsuzlar, Acı Hayat ve Memleketim gibi filmler Türk sinemasının klasikleri arasına girdi.
Sinema sonrası televizyon ve yazarlık
1975 yılında sinemaya veda eden Akın, daha sonra gazinolarda sahne alarak sanat kariyerine devam etti. Uzun yıllar boyunca televizyon ekranlarında çeşitli programlarda sunuculuk yapan Akın, Sabah Gazetesi’nde köşe yazıları kaleme aldı.
1990’lı yılların sonundan itibaren yazarlık alanında da çalışmalar yaptı. “Güzelliklere Merhaba”, “Hayata Merhaba” ve “Lezzete Merhaba” kitapları, kişisel yaşamını ve sağlık mücadelesini anlatan eserler arasında yer aldı.
Kanserle mücadelesini topluma ilham kaynağı yaptı
Kanseri yendikten sonra Filiz Akın, Türkiye’de kansere karşı farkındalık oluşturmak amacıyla birçok sosyal projede yer aldı. Özellikle “sarı bilezik” kampanyasıyla binlerce kişiye moral ve destek oldu.
Sosyal sorumluluk projelerinde de sıkça yer alan Akın, aynı zamanda “Türkiye’de İşitmeyen Kalmasın” gibi projelerle işitme kaybı yaşayan bireylere yönelik çalışmalar yürüttü.
Filiz Akın’ın kişisel hayatı
Filiz Akın üç kez evlendi. İlk evliliğini 1964 yılında ünlü yapımcı ve yönetmen Türker İnanoğlu ile yaptı ve bu evlilikten İlker İnanoğlu adında bir oğlu oldu. 1974 yılında İnanoğlu ile yollarını ayırdı.
İkinci evliliğini 1982’de Fransız iş insanı Leon Bubi Rubinstein ile Paris’te gerçekleştirdi, ancak bu evlilik de 1993 yılında sona erdi. Son olarak 1994 yılında dönemin MİT Müsteşarı Sönmez Köksal ile evlendi ve ölümüne kadar bu evliliğini sürdürdü.
Filiz Akın’ın son yolculuğu
Filiz Akın için cenaze töreninin 24 Mart 2025 Pazartesi günü İstanbul Zincirlikuyu Camii’nde kılınacak cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda gerçekleştirileceği bildirildi.
Cenazeye sinema dünyasından, sivil toplum kuruluşlarından ve sanat camiasından çok sayıda ismin katılması bekleniyor. Özellikle Yeşilçam’ın önemli yıldızları ve yeni kuşak sinemacıların törene yoğun ilgi göstermesi bekleniyor.