Şanlıurfa Diyarbakır, Mardin, Batman, Şırnak ve Siirt bölgelerinde bulunan ve 5.526.144 nüfusa elektrik dağıtım hizmeti veren Dicle Elektrik Dağıtım A.Ş. kısa adıyla DİCLE EDAŞ, Eksim Holding Enerji Grubu tarafından işletilmektedir.
Altyapıdan yoksun, uzman personelden yoksun, mevcut trafolardan yeterli verimi alamayan DEDAŞ yetkililerinin acaba ne zaman vicdanları sızlayacak ve Güneydoğu'nun fakir gariban halkına, yaptığı eziyete son verecek. Ve bu gidişle ömrümüz hep beklemekle geçecek. Çünkü bu işletme mutlaka hükümete yakın bir Holding'e aittir. Öyle olmasaydı. İnanıyorum ki milletvekillerimiz bunun üzerine giderler ve halka yaptığı bu eziyetin hesabını sorarlar. Fakat merkezi idareye yakın bir firma olduğu için üstüne gidemiyorlar. Gidemedikleri gibi bizi de ateşin içine atıyorlar. Bunca eziyete maruz bırakıyorlar.
Bu böyle gitmemeli
Bizim kaderimiz bu olmamalı. Körü körüne oturup bu eziyeti çekmemeliyiz. Birilerinin hakkımızı, hukukumuzu araması gerekiyor. Bu halka eziyet eden, DEDAŞ yaptığı eziyetin hesabını vermeli.
Orman yangınlarının, ekili alanların, evlerde dayanıklı tüketim ürünü beyaz eşyaların, gelip giden elektrikten, tahrip olduğunu ve halkın zar zor aldığı, dayanıklı tüketim mallarının hasara uğradığı ve yerel idarecilerimizin sesinin çıkmadığı bir yörede yaşıyoruz.
Dicle Elektrik DEDAŞ' ın hükümetle yaptığı anlaşma ve protokolün maddelerinde, sarf edilen kilovata, kullanım tahribatına ve altyapı eksikliğine dayanarak sistemini revize etme şartı yok mu?
İnanıyorum ki vardır, fakat her yerde olan denetimsizlik var. ve denetimciler ortalıkta görünmemektedirler. Diyarbakır Mardin kırsalında, yaşanan acı olaylar acaba kimin umurunda. Elektrik direklerinin trafoların kontak edip yanması ile meydana gelen yangın felaketlerinin hesabını kim verecek.
Söyler misiniz ?
Günah değil mi vefat eden 15 kişiye.
Günah değil mi dilsiz küçükbaş ve büyükbaş hayvanların işkence çekerek ölmesine.
Günah değil mi tarlalarda ve ve doğada yaşama hakkı olan bitkiler ve hayvanların katliamına.
Söyler misiniz günah değil mi? Hiç mi vicdanınız sızlamıyor.
Ya siz başını kuma gömüp sessiz kalanlar. Bu sessizliği ne zaman bozacaksınız.
Biliyorsunuz sessiz kalmak zulme rıza göstermektir.
Sessiz kalmak eziyete maruz kalmaktır.
Sessiz kalmak hakkını arayamamaktır.
Sessiz kalan yersiz kalır yurtsuz kalır.
Fakat bu yurt bizim. Bu memleket bizim. Bu coğrafya bizim.
Ve biz sessiz kalmayacağız.
DEDAŞ'ın Güneydoğu halkına yaptığı bu zulmü her platformda duyurmamız gerekiyor.
Kısacası sessiz kalmayalım ve mazlum halkın hakkını arayalım.
Saygılarımla