İNSANLIĞI UNUTTUK BİZ

Belki de her şeye sevmeyi unutmakla başladık... Sonra unuttuk işte Yaşamayı unuttuk, Nefes almayı unuttuk Adaleti unuttuk Kul hakkını unuttuk Ve bir gün geldi insan olduğumuzu da unuttuk biz. Nasıl mı ? Görüyoruz ki sıradan insanlara

Abone Ol

Belki de her şeye sevmeyi unutmakla başladık...

Sonra unuttuk işte

Yaşamayı unuttuk,

Nefes almayı unuttuk

Adaleti unuttuk

Kul hakkını unuttuk

Ve bir gün geldi

insan olduğumuzu da unuttuk biz.

Nasıl mı ?

Görüyoruz ki sıradan insanlara "yasak" olanların, büyük adamlara "yasal" olmasındaki kural bu dünyada hiç değişmedi.

Zalimin kanunu. Mazlumun kaderi olmuş.

O yüzden zalimlerin iki eli cebinde. Mazlumların iki eli hep dizinde.

Neden derseniz ?

Çünkü artık İnsanlar birbirinin hayatına hayat katmayı kendine yediremiyor. Ne bulursa kendi yiyor, Bulamazsa birilerinin hakkını yiyor. Öyle bir duruma gelindi ki iyilikler bile kötülüklerden korkar oldu. insanlık ayaklar altında dolaşıyor artık. Masumiyete bile sırtını dönecek duruma geldi insanlık. En başta da çirkinliğin simgesi klasik söylemleri menfaatlerimiz derler. Bugünde yarında hiç kimseye söz hakkı vermeyeceği gibi başka bir ihtimali de düşünmüyorlar maalesef.! Biz bu yapılanlara utancın gerçekleri diyoruz ama zalimlerde menfaat ve çıkarlarından başka bir cümleyi akıllarına getirmiyorlar. Çünkü onların kara kutusundan "Aydınlık yarınların" çıkacağı beklentisinin boş olduğu, zalim olmakla, insan olmak arasındaki tercihini yanlış kullananların öne çıkacağı bir dünyadayız artık.

Sonuç olarak sadece güce değil, duruşun da itibarına olacak alkışlarımız ve minnettarlığımız. Eğer görebilirsek tabi,

Peki ne yapılabilir bu durumda; Birilerinin ölümüyle beslenen ruhsuz insancıklara inat aslında yaşamanın direnmek ve haykırmak olduğunu, yaşanılması mümkün görülmeyen insanlık dışı muameleye gözlerini ve kulaklarını kapatıp görmek ve duymak istemeyene bunu göstermek.

Birlikte diğerini yok etmeden var oluna bilineceğini haykırmak ve güzel bir dünya inşa etmeye çabalamaktır. Yada şu kural, kaide, hak, hukuk ve adalet tanımayan insancıklara şu öğüdü verebilmektir.

Herkesin ayağı takılır.

Sizin de takılabilir.

O zaman ağlamak yok!

Sizler başkalarına nasıl baktıysanız.

Size de öyle bakılacak.

Canı yandığında ağlamayacak kadar aciz olmayan var mı? Bu hep hatırlatılacak onlara

Yada Hacı Bektaş-i Veli’nin dediği gibi;

Sevgi varken nefret niye,

Barış varken savaş niye

Kardeşlik varken didişmek niye

Dostluk varken düşmanlık niye

Hoşgörü varken bağnazlık niye,

Özgürlük varken tutsaklık niye,

Adalet varken, haksızlık niye?