Ne demişti o yüce insan,
Ne buyurmuştu Allah'ın Resulü son peygamber Hz Muhammed (SAV)
Ey insanlar!
"Kadınlar hakkında Allah’dan korkunuz.
Sizin kadınlarınız üzerinde hakkınız olduğu gibi, kadınların da sizin üzerinizde hakları vardır”.
Madem kadınların üzerinizde hakları var. O halde bu şiddet neden?
Hani biz Müslümandık.
Allah'ın kuralı olan şeriata göre namaz kılıyor, oruç tutuyoruz.
Hani Sosyal ahlaka göre yaşayacaktık.
Hepsi lafta kaldı.
Çünkü kadına ve çocuğa yönelik şiddet dünyanın birçok yerinde olduğu gibi Türkiye’de de önemli bir sorun olmaya devam etmektedir. Şiddetin öznesi konumunda kadınlar ve çocuklardır.
Çeşitli bahane ve kendinize göre haklı nedenler bularak, yakınlarınız olan kadınları en ağır işkenceler maruz bırakıp, akla hayale gelmeyen şiddetle onları katlediyor. Ülkeye, insanlığa ve çevremize zararlar veriyor. Yetmedi sizden sonraki nesil’e çok kötü örnekler oluyorsunuz.
Bakın bir kadın olarak içim yanıyor.
Kadınlar ve hele minicik yavrular çocuklar, olmadık zulümler altında inim inim inlemektedir.
Uğradıkları şiddete tanıklık eden ve zaman zaman da şiddetin çeşitli biçimleriyle öldürülen bu kadınlar ve çocuklar bizim çocuklarımız ve evlatlarımız.
Öldürmenin hiç bir izahı olamaz.
Allah size, öldürün demiyor.
Allah size zulüm edin demiyor.
Bir kadın olarak bir anne olarak içim yanıyor.
Hatta siz İsrail'in sahipsiz insanlara yaptıklarını kınıyor ve gösteriler yapıyorsunuz.
Bu canice gidişattan yüreğiniz yanıyorsa, o halde niye evlerinizdeki kadınlara öldürmeye kadar varan şiddetler gösteriyorsunuz.
Burada idarecilerimize de sesleniyorum.
Neden taciz, şiddet, hakaret suçları basit suç olarak görülmekte ve mahkumiyet cezası alanlar dahi on gün içinde salıveriliyor. Evrakta sahtecilik tacizden daha ağır olamaz, bunu kabul etmemizi kimse biz kadınlardan beklemesin.
Bakıyorsun adam manyak, belki on suçtan ceza yemiş ve hala aramızda dolaşıyor.
Böyle bir yasa ve kanun olamaz. Üçkağıtçılık, gayri ahlaki cürümler, şiddet, tecavüz ve taciz hepsi toplumda normalleşmeye başladı. Bunu kabul etmemiz mümkün değil.
Devleti göreve çağırıyoruz.
İdarecileri, TBMM' deki milletvekillerini göreve çağırıyoruz.
Cezasızlık algısını yıkacak, toplum vicdanını rahatlatacak ağır cezalar için çalışma yapmalarını temenni ediyoruz.
Saygılarımla