ÖNCELİĞİMİZ göründüğümüz gibi olmak,
İNCELİĞİMİZ ise konuştuğumuz gibi duyulmak ve öyle davranmak olmalıdır. Fakat farklı davranıp kendilerini marka sanıp etiketli olmak isteyenlere bizde fiyat koyup ve ona göre değer veririz. Bakalım beş para ediyorlar mı ?.
Öyle işkembeden sosyal medya üzerinden atmakla olmuyor maalesef. Herkes mağduru oynuyor ama iş icraata gelince kimse ortalıkta görünmüyor. Sonrada insanların önüne atıyorsunuz isimlerimiz kullanarak. Bakın geçen yıl 3 aralık 2018 tarihinde Sn. Abdullah CANBEYLİ’nin dile getirdiği dörtlük; Aynen noktasına virgülüne dokunmadan sizinle paylaşıyorum.
Kitap Dünyasını Getirdi İle
Gelip Te Gördü Her Bir Aile
Okumaya Teşvik Bu Denli Olur
Alkışlar, Övgüler Büyükşehire
Peki ne değişti bu sene. Sadece makamlardaki insanların yeri. Geçen sene Allah ne MURAT’ı varsa versin. Adam soy isminin hakkını verir şekilde yazarlara, şairlere halka ve oradan yolu geçenlerin tamamına MÜJDECİ gibiydi. Herkes de memnundu halinden. Bu sene n’oldu peki
Urfalı Urfalıyı hafif tartar sözü tecelli etti. Kantarın topuzunu iyice kaçıracak türden. Ben biliyorum mantığı ve nasıl eleştiri yaparsın komedisi. Düşünün birinin İmza günü ve o gün ya rahatsız yada nahoş bir olay başına geldi Allah korusun ölüm gibi, kaza veya hastalık vs. Yandı gülüm keten helva. Bir sonraki seneye kadar şansı olmadığı gibi kitaplarını sergileme şansına da sahip değil. Çünkü kitap fuarında kitaplarını sergilemek yasak. Böylesine bir zihniyet bu sene idare etti kitap fuarını. Geçen yıl iyi taltif edildi bu kültür taşıyıcıları. Bu sene yüzlerine bile bakılmadı . Tam bir ceberut başçavuş mantığı. Yazılacak çok şey var. Ama tek kelimede toparlamam gerekirse; Yazıklar olsun diyorum. Şimdi omurgasızlar çıkıp yağcılık yapacak ve tşk bile edecekler. Özellikle de yasak ve etik olmamasına rağmen KUŞ, mobilya ve makine fuarında kitap satan muhteremler başta olmak üzere (!) Onlara da şunu da aklınızdan çıkarmayın diyorum. Önemli bir kişi olduğunuzu makam sahibi insanlarla resim çektirerek ispatlayamazsınız. Unutmayınız ki kalıbının adamı olmayanlar her çerçevede boy gösterirler. Ve zamanı geldiğinde de yüzünüze bakılmaz emin olun.
Aslında eğer dinleme lütfunda bulunurlarsa yetkililere şu öneride bulunmak isterim. Etrafınızda tamamen menfaat odaklı KÖYLÜ kurnazlığı yaparak yazar olduğunu iddia eden, sizi sadece pohpohlayan ve yıkayıp yağlayanları bulundururken bir daha düşünün. Fazla yağ ayak kaydırır.
Eninde sonunda.
Bu yüzden hayatta geri dönüşü olmayan yollar var.
Sonra yükü omuzunuza,
Acısı gönlünüze,
Sözü boğazınıza düğüm olur kaldıramazsınız. Eğer kul hakkına inanıyorsanız.
Bu yüzden sizi seven insanları üzmeyin, kırmayın ve kıymetini bilin.
Aslında belki de bu sene bu konuda beklediğimiz umutlar başka zamanlarındı. Bu yüzden olması gereken olmadıysa mutlaka daha iyisi olacağı içindi. Öyle bakalım, öyle düşünelim ve kendimizi öyle avutalım. Gerçi daha 2020 nin fuarına çok var. Umarım herkes hatalarından ders çıkarır. Doğru bir mantık ve organizasyonla güzelim memleketimizi kalkındırır.
-Mesela sadece %30u kullanılan fuar alanının tamamı kullandırılır. Ve kiralama maliyetleri düşürülerek daha fazla yayın evinin katılımı sağlanılır. Kabul edelim ki fiyatlar çok yüksekti. Ortalama kiralama bedeli 7 bin, 10 bin, 15 bin tl civarı. Alanın tamamı kullandırılırsa stand kiralama fiyatlarıda haliyle düşer.
-Yerel yazarlara obsiyon sağlayacak şekilde kiraya verilebilir. 6 şarlı 7 şerli gruplar halinde stand kiralanabilinir fuar boyunca .Ya da İSBN’li kitap satılması kıstası getirilir. Bu durumda yayınevlerinden kitap basımı zorunlu hale gelir ki herkeste bunu bilir ve ona göre fuara hazırlanır. Kaliteli eserlerde ortaya çıkar. Bu durumda herkesin bir yayın evi olur ve Urfalı yazarlara yer açma zorunluluğunu da ortadan kaldırırsınız ki diğer illerde böyle yapıldığını savunuyordunuz.
-Standlara numara verilir ve okuyucuların bu şekilde daha kolay standlara ulaşma kolaylığı sağlanır. Yayın evleri isimleri yine olsun tabiki. Ama okuyucu için numaralı standı bulmak daha kolay olacaktır.
Sonuç olarak 2019 Şanlıurfa Ulusal Kitap Fuarının YILDIZ’ı çoğu insanın nazarında sönük geçti. Doğru veya yanlış uygulamalara bakılmadan kararların arkasında ASLAN gibi duran ve yersiz uygulamaları uygulatan yetkili yetkisiz görevliye rağmen memleket için verimli geçtiğine inanıyor ve saygılar sunuyorum.