Kurban bayramı yaklaşıyor herkesi yavaş yavaş bir heyecan sarmış mıdır acaba? Sokakta birini durdurup bu soruyu sorarsak sıradan bir gün olarak değerlendirecektir. Herkes eski bayramları özlemle aramakta.
Aile bireylerinin bayram öncesinden bir araya gelerek hasret giderdiği günleri özlemle aramakta. Tamam, eskilere yönelik bir özlem duyulabilir ama kurban bayramı oldukça mübarek bir gün. Kurban bayramına en çok da dar gelirli aileler sevinmekte. Normal hayatta çocuklarına et yedirmekte sıkıntı çeken anne ve babalar kurban bayramı ile birlikte yardımsever insanların ve komşularının gönderdiği et ile çocuklarına az da olsa et yedirmeyi başarıyor.
Allah’ın emrettiği kurbanı kesip dolaba değildir. Kurban bayramında etlerini koymak için ikinci buzdolabını alan insanlar var. Kurban bayramı eti kesip dolaba koymak amacıyla ortaya çıkmadığını onlar da gayet iyi bilmekte. Bir de acemi kasaplar var tabi kurban bayramının olmazsa olmazı. Bayram günü haberlerde illaki denk geliriz acemi kasap elini kesti, acemi kasap bacağını kesti. Bir işi yapamıyorsak veya yapmakta zorlanıyorsak o işi ehline bırakmalıyız. Daha kötü sonuçlar doğmaması için kurban kesmeyi bilmiyorsak bir kasap çağırıp kurbanımızı o kişilere belediyelerin belirlediği ortak noktalarda kesmeliyiz. Tabi bayramda aile ile dost, akraba ile bir araya gelin diyorum ama unutmamamız gereken çok önemli bir şey var. Tabi ki korona virüs belası. Ölümler ve vaka sayıları düşmüşken, yasaklar kalkmışken , esnaf ve vatandaş rahat nefes almışken tekrar eski sıkıntılı günlere dönmemek için tedbirlerimizi almayı unutmayalım. Unutmayın ki korona virüs hala aramızdan ayrılmış değil. Kurban demek paylaşmak demektir, kurban demek insanları mutlu etmek demektir, kurban demek küslerin barışması demektir. Böyle önemli bir günü eskiye özlem duysak bile boşlamamalıyız. Tekrar ailemizle ,dostlarımızla bir araya gelip o özlem duyduğumuz eski bayramları biz geri getirebiliriz. Umarım fakirlerin sevindiği, küslerin barıştığı ve acemi kasapların yaralanmadığı mutlu bir bayram geçiririz.