MISIR ANIZI YAKMA ZAMANI

Urfa'da her yıl buğday ve mısır hasadının ardından anız yangınlarını oluyor,bu yangınlar yüzünden trafik kazaları bile meydana geliyor.Son olarak Şanlıurfa- Mardin Karayolu'nun 30'uncu kilometresindeki Çamlıdere mevkisinde...

Abone Ol

Urfa'da her yıl buğday ve mısır hasadının ardından anız yangınlarını oluyor,bu yangınlar yüzünden trafik kazaları bile meydana geliyor.Son olarak Şanlıurfa- Mardin Karayolu’nun 30’uncu kilometresindeki Çamlıdere mevkisinde 10 aracın karıştığı trafik kazasında 2 kişi yaşamını yitirmiş 8 kişi yaralanmıştı.Çiftçiler sadece anız yakma'nın olumlu yönlerine bakiyor Fakat bilinenin tersine, anız yakmanın yarardan çok zararı bulunur.Zararları şunlardır.

1. Anız yangınlarının toprak içersindeki faydalı canlıları ve organik maddeyi yakması: Anızlar yakıldığında tarla toprağı yüzeyinde 252 oC bulan yakıcı bir sıcaklık oluşmaktadır. Bu yüksek sıcaklık toprağın üst katmanlarındaki kil gibi toprak parçacıklarını pişirmekte, topraktaki bir çok faydalı mikroorganizma ve solucan gibi küçük canlıları yakarak öldürmektedir. Ayrıca anız yakılması sonucu oluşan yüksek sıcaklık toprağın üzerindeki sap, anız gibi artıkları yakarken toprağın üst tabakasındaki organik maddeyi de yakmakta, bazı mikroelementleri bitkilerin faydalanamayacağı forma dönüştürmekte ve bu gibi tarlalarda yetişen ürünlerde makro ve mikro besin maddesi noksanlıkları görülmektedir.

2. Toprakta bitkilere yarayışlı besin maddelerinin azalması, verimin düşmesi: Kurak bölge tarlalarında anız yakılması ile tarım topraklarında organik madde hızla azalmakta, C/N (karbon/azot) oranı olumsuz etkilenmekte, bitki besin maddelerinin alınımındaki katyon değişim kapasitesi, alınabilir potasyum, toprağın kireç muhteviyatı, suya doymuşluğu, toprak asitliği ve alınabilir toplam azot miktarı olumsuz etkilenmektedir. Anızı yakılan tarlalara ekilen ayçiçeği, buğday, patates, mısır, pamuk, şeker pancarı, kavun karpuz gibi bitkilerde yetişme döneminde azot, fosfor, potasyum, kalsiyum, kükürt, molibden, bor, demir gibi bitki besin maddesi noksanlığı çok sık olarak görülmekte ve bitkiler normallerine göre daha kısa, sarı ve cılız kalmakta, kolayca hastalıklarına yakalanmakta ve verimleri çok düşmektedir.

3. Toprağın su tutma kapasitesinin düşmesi ve çoraklaşması: Anız yakılması sonucu toprağın bünyesindeki organik maddenin azalması sonucu su tutma kapasitesi ve havalanma özellikleri olumsuz etkilenmektedir. Anızları sürekli yakılan tarım topraklarında organik madde oranı %1'in altındadır. Bu gibi organik madde oranı düşük tarlalarda tohum yatağı hazırlığında topraktaki tav (rutubet) yetersizliği problemleri olmakta, ekilen bitkilerin çıkışlarında büyük noksanlıklar görülmekte ve yeknesak bir gelişme olmamaktadır.

4. Tarla topraklarında su ve rüzgar erozyonunun artması: Anız yangınları, tarla yüzeyini bitki örtüsüz bırakacağından, toprağı doğrudan yağmur damlalarına ve rüzgara açık hale getirmektedir. Çok değerli tarım topraklarının en değerli üst katmanları su ve rüzgar erozyonu sonucu taşınarak yok olmaktadır. Bazen şiddetli yağışlarla, çoğunlukla anızı yakılan bitki örtüsüz çıplak arazilerden gelen kuvvetli seller, kara yollarını, göletleri, barajları, hatta yerleşim yerlerini çamur ile doldurmakta, önemli ekonomik kayıplara neden olmaktadır.