Üzenin
Sömürenin
Ağlatanın
Yalancının
Duygularımızla oynayanın
Menfaati uğruna satanın
Göz göre göre yok sayanın
Kandıranın
Üstelik bunlar yetmiyormuş gibi her seferine ortaya çıkıp hak hukuk ve adaletten bahsedip insanız diye ortalıkta dolaşanlara tepki koymuyoruz .
Sonrada en ufak canımız yandığında da ortaya çıkıp hep insan üstü güçler istiyoruz.
Sanki insani güçlerimizi yeterince kullanıyoruz da
Bakın şatafatlı hayatlarınızı hiç bitmeyecekmiş gibi yaşamanın da sonu gelir elbet.
Oturduğunuz makamlarında süresi dolar.
Üstelik kimseye "hayrı dokunmadan" geçip gitmekte insanlık değil.
Sizden önce vadesi dolup gidenlerin akibetide ortadayken bunun farkına varmak çok mu zor.
Düşünüyorum da eskiden insanlık hukuka emanetti. Hukukun olmadığı yerlerde de vicdan insanlığın hizmetindeydi. Vicdan’ın öldüğü ve hukuk'un yok edildiği günümüzde kaybettiklerimizi yeniden kazanma ihtimalimiz var mı diye insan sormadan edemiyor.
Ne dersiniz çok mu zor ?
Aslında değil. Çünkü dünyaya kalbi ve vicdanıyla bakanlar için bütün menzillerde insanlık vardır diye biliyorum.
İsterseniz bir seferde olsa gelin;
İyi dileklerde bulunmayı ihmal etmeyelim ama riyakarlığı bırakalım.
İyi şeyler düşünelim, yapalım ve paylaşalım. Maddi ve manevi neyimiz var neyimiz yok bölüşelim.
Mesela ekmeği,
Mesela emeği,
Mesela bir çiftçiden toprağın bereketini,
Mesela bir öğretmenden sabırlı olmayı,
Mesela bir askerden cesareti ve direnişi, en önemlisi hayatı veya insan olmanın erdemi hatırlayalım.
Ne dersiniz çok mu zor
Biliyorum umutlanmak güzel şey ama bunun dışında bize bir şey bırakmadılar sanki.
Biz yine de elimizden, dilimizden ve kalbimizden geleni yapalım. Bu dünya denen geçici yerde; Aslında insan üstü güçlere değil de iyi insan olmak yeterli.
Evet sadece iyi insan olmak.
Tıpkı üstad Bakinin dediği gibi;
“Bâki kalan bu kubbede hoş bir sadâ imiş”;
Sadânı hoş tut ve ölümsüz ol sen de..
Sonuç olarak bir yudum sevgimiz ve bir kaç tane sevenimiz olsun.
Bir de geride kalan bir avuç iyilik.
İnanın gerisi yalan..