Kaplumbağalar özgürlüğü için kendi kabuğundan kurtulmaya çalışıyordu hakim bey.
Oysa o kabuk onun zırhıydı, güvencesi ve korumasiydi.
O kabuk onun eviydi hakim bey.
Kabuğundan kurtulmak istemesi doğada çırıl çıplak kalıp kolay yem olmaktı.
Halkından ters dönmüş olanlar zaten son nefesini veriyorlardı.
birileri tüm kaplumbağaları sırtı üstüne ters çevirmişti ben onu arıyordum hakim bey.
Daha yola yeni çıkmıştım, kaplumbağalar ülkesine iltica edecektim ve karşılaştığım manzara korkunçtu.
Onları da rahat bırakmamışlardı.
grub grub yok oluşa doğru gidiyorlardı.
Zaten geldiğim yerde insanlar vardı ve her gün birbirilerini öldürüyorlardı.
Erkekler kadınları, kadınlar çocukları, çocuklar karıncaları ve hep birlikte örgütlenip hayvanları topluca öldürüyorlardı.
Ölüm her tarafta pusuya yatmıştı,
Bizim şansımıza kaçmak kurtulmak düştü. korkuyorduk, korkak, olduk.
kırmışlardı cesaretimizi hakim bey.
Cehenneme geri döner gibi döndüm insan yurduna ;
her taraf kan,
insanlar vahşi olmuş.
birbirilerini öldürüyorlar dı.
İşte tam o kaos sırasında kaçtım insanlardan.
Vatandaş olurum kaplumbagalara belki demiştim ; olmadı hakim bey olmadı .
Hepsi de insanlar gibi ters dönmüştü ,örgutlenenler ise kendi kabuğundan kurtulmaya çalışıyorlardı .
Geri dönüşüm örgütcü içindi, kaplumbağa halkını yok etmek için tersinden örgütlemişti onları.
onu arayıp buldum hakim bey.
Aldım elindeki sihirli âsa yi .
o anda kendi kendine öldü.
ruhu asadaymiş hakim bey.