Bir yıl kadar önce aynı konuyu yine kaleme almıştım. Yine ‘’Ölüm Yolu’’ başlığıyla kaleme aldığım yazımı ‘’ umarım bu konu da yazılan son yazı olur’’ temennisiyle sonlandırmıştım. Aradan geçen zamanda Aligör yol ayrımının tek şeride düşürülmesi dışında hiçbir şey değişmedi. Sürekli bir ihale süreci söylentisi ve bu yönde açıklamalar yapılıyor ancak somut bir adım atılmış değil. Özellikle Şanlıurfa- Gaziantep kara/ ölüm yolunu ilk defa kullananlar daha çok trafik kazsına karışmakta ve ne yazık ki bu kazalar yaralanma veya ölümle sonuçlanmakta.
Zorunlu olarak bu yolu sıklıkla kullanıyorum. Sayısız defa hatalı solamaya çıkan bir araçla burun buruna geldim. Yakın tarihte hemşehrim olan Gazeteci Fehmi Kaplan’ ın bu yolda talihsiz bir trafik kazasında hayatını kaybetmesi bizleri derinden üzdü. Bu kazadan sonra Cumhuriyet Halk Partisi il yönetimi bu yolda yürüyüş yaptı ve akabinde basın açıklaması yaptılar. Hür Dava Partisi il yönetimi de ölüm yolunda protesto amacıyla taziye çadırı kurdu. Taziye çadırını ziyaret eden basın mensuplarının canlı yayın yaptıkları esnada trafik kazası meydana geldi. Bu trafik kazasında da yaralananlar oldu.
Yerel basının da öncülüğünde sosyal medya kullanıcıları yol ile ilgili sitemlerini dile getirdiler. Bu konu bir süre gündemde kaldı.
Bilindiği üzere Suruç’ ta yıllarca sulama suyu bulunmuyordu. Şanlıurfa-Suruç yolu üzerinde bulunan bir kaya parçasına ‘’Suruç suya hasret’’ yazılmıştı, geçen hafta o yazının üzeri boyanarak ‘’ölüm yolu’’ yazıldı.
Bu yolda meydana gelen trafik kazalarının tamamı yolun tek şerit olmasından kaynaklı diyemeyiz. Sürücü hatalarının da muhakkak etkisi var. Ortada siyasi söylem ve malzeme yapmanın ötesinde insan hayatının söz konusu olduğu bir sorun var ve yıllardır çözüm bekliyor. Artık söylemler bir kenara bırakılıp somut adımlar atılmalı.
Bu yazımı da ‘’umarım bu konu da yazılan son yazı olur’’ temennisiyle sonlandırıyorum.