Eyyâm-ı biyd yani aydınlık gün anlamına gelen oruç hem maddi manevi hem de fiziksel sağlık açısından Müslümanlar için önemli bir ibadettir.
Oruç sadece belirlenmiş günlerde değil, Müslümanların Allah’a olan bağlılığını güçlendirme ve manevi hayatlarını zenginleştirme olarak ta tutulur. Oruç sıhhattir, sağlıktır ve aç olanların halinden anlamaktır.
Akılvari çağına eren, sağlık ve sıhhati yerinde olan her insan oruç tutabilir. Maddi durumu olmayan ve oruç tutamayanlar fitre vermek zorunda değildir.
Cami imamı Ahmet Rufai, oruç tutarken her türlü iftiradan, gıybet ve dedikodudan uzak durulması gerektiğini söyledi.
İmam Ahmet Rufai, oruçluyken bilmeyerek ve yanılarak bir şey yenildiğinde akla hemen gelinirse orucun bozulmayacağını ifade etti.
“ORUÇ TUTARKEN GIYBET VE İFTİRADAN UZAK DURULMALI”
Oruç tutarken gıybet ve iftiradan uzak durulması gerektiğini söyleyen cami imamı Ahmet Rufai, “Hz. Ala camisinin imamıyım. Bütün Müslümanların dört gözle beklediği ramazan ayı hem oruç bakımından hem de fakir fukara bakımından inşallah çok güzel geçer. Şimdi öncelikle insanlar için oruç deyince hemen zayıflama gelir. Ama hâlbuki oruçtan kasıt aç insanların halinden anlamaktır ve oruç tutarken orucu sadece midemize değil de kulağımıza, ağzımıza, gözümüze, ellerimize de oruç tutmamız gerekir. Haram bakımından hem bir yandan orucumuzu tutarız hem de diğer yandan kimsenin kalbini kırmayız, kimsenin malına göz dikmeyiz, haramdan uzak dururuz, dedikodudan, gıybetten, fitne fesat ve iftiralardan uzak dururuz. Yani oruç deyince bütünüyle bunlar akla gelir” dedi.
“ORUCU FİTNE VE FESATLIK MEKRUH KILAR”
Orucu fitne ve fesatlığın mekruh kıldığını belirten cami imamı Ahmet Rufai, “Orucu bozan şeyler özellikle yeme-içme ve cinsel ilişki bunlar bozar. Hasta olanlar doktor tutma dediyse eğer tutamaz. Doktor eğer iftarda veya sahurda ilaçları içebileceğini söylerse orucunu tutabilir. Allah-u Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de bilmeyen ve yanılan kişilerin bu hatalarını kabul etmiyor. Allah-u Teâlâ bunu hata olarak kabul görmüyor. Bir insan bilmeyerek veya yanılarak yer ve içerse ne zaman aklına gelirse hemen o anda elinden bırakır, orucuna devam eder ve oruç bozulmaz. Orucu mekruh kılan olaylar dediğimiz gibi fitne fesatlıklar, kul hakları bunlar orucu tamamıyla mekruh kılar. Makyaj yapmak orucu mekruh kılmaz. Ama makyaj ile karşı tarafı cinsellik yönünden etkilerse o zaman oruç mekruh olur” dedi.
“ORUÇ AÇ OLANLARIN HALİNDEN ANLAMAKTIR”
Orucun aç olanların halinden anlamak olduğunu ifade eden İmam Ahmet Rufai, “Oruç tutarken maddi manevi yeme-içmeden uzak durmamız gerekir sahurdan ve iftara kadar. Bizim Diyanet İşleri Başkanlığımızın belirlediği takvimler doğrultusunda oruç tutmamız lazım. Bazı akımlar çıkıyor yok işte sahur yanlıştır, iftar vakti yanlıştır. Biz ezanlarımıza ve devletimize göre orucumuzu tutalım. İnsanlarımız bu orucu zayıflama yönünden birçoğu bekliyor. Ama oruç sıhhattir, sağlıktır ve aç olanların halinden anlamaktır. Bu aç olan insanlar için dinimiz fitreyi belirlemiştir. Bu fitre ile elimizden geldiğince Ramazan ayının başında verirsek hem o fakir olan kardeşlerimiz ramazanda ihtiyacı olan her şeyi alır. Fitreyi ve zekâtı verirken elimizden geldiğince o paraya hâkimiyet kılmayalım” dedi.
“DURUMU OLMAYAN FİTRE VERMEKLE YÜKÜMLÜ DEĞİLDİR”
Durumu olmayanların fitre vermekle yükümlü olmadıklarını beyan eden, “Orucun mümeiz olması lazım yani bir insan akılvari çağına ermişse örneğin 14-15 yaşında erkek ve kız çocukları sağlık ve sıhhati yerindeyse orucunu tutabilir. Seferi olanlarda isterse orucunu yiyebilir isterse de orucunu tutabilir o kendi kararına kalmıştır. Ama sağlık sıhhat çok önemlidir. Kronik hastalığı olanların tutmaması gerekir. Eğer hasta biri veremiyor durumu yoksa fitre vermez ve bununla yükümlü değildir” dedi.