Yaşam

Ramazanın 15. Gününde Sofralarınızı Şenlendirecek Menüler

Ramazan ayında pek çok kişi sahur ve iftar menüsü hazırlamakta zorlanıyor. Eğer siz de orucun 15. gününde ne pişireceğinizi düşünüyorsanız, Urfanatik.com olarak Diyetisyen Sinem Göç Güzel'in Ramazana özel hazırladığı sahur ve iftar menülerini sizlerle paylaşıyoruz.

Abone Ol

Ramazan ayında sahur ve iftarda sağlıklı ve dengeli beslenmek vücudumuz için son derece önemli. Peki, sahurda ve iftarda nasıl sağlıklı beslenebilirim diyorsanız, Diyetisyen Güzel'in önerileriyle bu mümkün.

İşte Diyetisyen Sinem Göç Güzel'in Ramazan ayının 15. gününe özel sahur ve iftar menüsü:

Ayrıca Ramazan-ı Şerif’in Fazilet Takvimi ve Günlük Cüz’ de Urfanatik.com’da gün gün okuyucularıyla buluşacak.

RAMAZANIN ON BEŞİNCİ GÜNÜ SAHUR MENÜSÜ

  • 1 dilim tam buğday ekmek
  • 2 adet yumurta
  • Peynirli omlet
  • Salata

RAMAZANIN ON BEŞİNCİ GÜNÜ İFTAR MENÜSÜ

  • 1 kâse cacık
  • Bol sebzeli bulgur pilavı
  • Salata

AYET

En içten tevâzu ve merhamet duygularıyla onlara kol kanat ger ve haklarında: “Rabbim! Nasıl onlar beni küçüklüğümde şefkat ve sevgiyle terbiye edip yetiştirdilerse, sen de onlara öyle merhamet eyle” diye dua et (İsra Sûresi, 24. Ayet)

HADİS

Dört şey peygamberlerin sünnetlerindendir: Utanma (haya) duygusu, güzel koku sürmek, misvak kullanmak ve evlenmek.

 GÜNÜN DUASI

Evimizi hane-i saadet misali; ibadet, sohbet, itaat, muvaffakiyet, muhabbet, kanaat, muavenet, istirahat ve saadet yuvası eyle.

FAZİLET TAKVİMİ

ÖLÜM GELİNCEYE KADAR RABB’İNE İBADET ET

  • Hicr Sûresi’nin 97 ilâ 99. âyet-i kerîmeleri, Resûl-i Ekrem (s.a.v.) Hazretlerinin hayatta bulundukça hamd ve tesbîhe, Müslümanlar ile beraber kulluk secdesine devam etmekle mükellef bulunmuş olduğunu beyan buyurmaktadır. Şöyle tefsir edilmiştir:
  • Ey Habîb’im! Kâfirlerin söyledikleri şeylerden, onların o alaylarından, o Kur’ân-ı Mübin’i inkâr etmelerinden dolayı senin göğsün muhakkak ki daralıyor, onların o rezilce hâllerinden dolayı bir üzüntü içinde kalıyorsun.
  • Çünkü öyle dinsizliklere, terbiyesiz hareketlere karşı temiz ruhlu zâtların kalben muzdarip, müteessir olmaları, insanlığın fıtratı, yaratılışı gereğidir. Fakat Resûl-i Zîşân’ım! Sen yine sabır ve sebattan ayrılma.
  • Sen, Ey Resûl-i Ekrem! Hemen Rabb’ine hamd ile tesbîh et. O Yüce Yaratıcı’yı noksan sıfatlardan tenzîhe devam et ve secde edenlerden ol.
  • Namaza, niyaza devam edip Cenâb-ı Hak’tan kalp huzuru temennisinden geri durma. Çünkü insan, bu sayede rûhen ferahlar, İlâhî yardımlara nâil olur.
  • Ve Ey Resûl-i Ekrem! Sana ölüm gelinceye değin hayatta bulundukça her vakit Rabb’ine ibadet et, onunla gönlünü ferah tut, İlâhî feyizlere mazhar olarak yaşa.
  • Ölüm, herkes için katîdir; mutlaka vâki olacaktır. Ebedî hayata nazaran bu dünya hayatı pek geçicidir ve nihayet bulacağı kesin olarak bilinmektedir.
  • Bütün beşeriyet ve bilhâssa bütün peygamberler hayatta bulundukça Cenâb-ı Hakk’a ibadetle vazifelendirilmişlerdir. Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz de âhirete irtihâl edinceye kadar bütün kulluk vazifelerini îfâya devam etmişti.
  • İbadet ve itaate devam hususunda o Peygamber-i Zîşân’a verilen bir emir, onun bütün ümmetine de bir emirdir.
  • Binâenaleyh onun ümmeti olarak bizler de hayatta oldukça Allâhü Teâlâ’ya ibadet etmeye devam etmeli, hayatın bir lahzasını bile beyhude yere zâyi etmemeliyiz.
  • Cenab-ı Hakk’a hamd ü senâdan, onun lütfunu niyazdan geri kalmamalıyız. İnsan ancak bunlar sayesinde ebedî selâmet ve saadetini temine muvaffak olmuş olur.