Şehirler arası otobüsler, günümüzde uzun yolculukların vazgeçilmez ulaşım aracı haline geldi. Ancak bu yoğun kullanıma bağlı olarak, otobüs şoförlerinin karşılaştığı zorluklar da artıyor.
Ali Karataş, otobüs şoförlerinin en çok şikayetçi olduğu konuya dikkat çekiyor. Yolcuların sorumsuzlukları ve dikkatsizlikleri. Özellikle uykusuzluk nedeniyle yaşanan kazalar, şoförlerin meslek hayatında ciddi bir tehlike oluşturuyor.
Karataş, gece yolculuklarında yolcuların gürültülü davranışlarının, telefon kullanmalarının ve şoförü sürekli uyarmalarının, dikkatin dağılmasına ve kazalara sebep olabileceğini belirtiyor.
Ayrıca, yolcuların otobüs içinde bazen kuralları ihlal ettiğini ve güvenlik önlemlerine yeterince dikkat etmediğini vurgulayan Karataş, bu durumların hem şoför hem de diğer yolcular için büyük riskler oluşturduğunu ifade etti.
“ÇOCUKLUK MERAKIYLA BU MESLEĞE ADIM ATTIM”
Yaklaşık 25 yıldır bu mesleği yaptığını beyan eden Ali Karataş, “ Bu işi Muavinlikten başladım, çocukluk merakıyla bu mesleğe adım attım. Bu iş benim için bir sevgi, bir aşk meselesidir. Şanlıurfa’da otobüs şoförlüğü, diğer illere göre daha zor, çünkü bazı şeyleri hala düzene oturtamadık. Yolcular genelde "Saat kaçta varacağız?" diye soruyorlar. Ama bu tamamen yol durumuna bağlı, benim elimde olan bir şey değil. Ben de bir an önce evime gidip çoluk çocuğuma kavuşmak istiyorum, ama yol hali, ne olacağını bilemeyiz. Bu yüzden böyle sorularla sıkça karşılaşıyoruz” dedi.
“EMNİYET KEMERİ TAKMAMALARI GİBİ YANLIŞ DAVRANIŞLARLA ÇOK SIK KARŞILAŞIYORUZ”
Yolcuların saat konusunda duyarlı olması gerektiğini söyleyen Ali Karataş, “ Yolcular, bilet aldıklarında internet sisteminde varış saatini görüyorlar ve bu saati kesin kabul ediyorlar. Ama ben bir otobüs şoförüyüm, sonuçta can taşıyorum. Uçaktaki bir pilota ne zaman varacağımızı sormazsanız, otobüs şoförüne de böyle sorulmamalı. Araç hareket halindeyken yolcuların yer değiştirmesi, emniyet kemeri takmamaları gibi yanlış davranışlar çok sık karşılaştığımız durumlardan. Kemer takmalarını istediğimizde bile kimse dikkate almıyor, hatta çocukları koltuk altına yatırıyorlar. Bu gerçekten kabul edilemez, çünkü biz can taşıyoruz, olaya maddi açıdan bakmıyoruz” şeklinde konuştu.
“DİREKSİYON BAŞINDA 6,5 SAAT KALABİLİYORUM”
Ali Karataş konuşmasın devamında ise şu ifadelere yer verdi, “Benim görevim, sistemin belirlediği kurallar çerçevesinde çalışmak. Ancak vatandaşın anlamadığı şey, benim kafama göre hareket etmediğim. Sistem ne diyorsa biz o şekilde hareket ediyoruz. Bunun yanı sıra, iş kanunlarımızda da sıkıntılar var. Mesela normalde araç kullanma sürem 4,5 saat olmalı, ama uygulamada direksiyon başında 6,5 saat kalıyorum. Bir yerde 1 dakika bile dursan bu süreyi uzatıyor, uygulama noktalarında yarım saat bekletildiğin oluyor ve toplamda direksiyonda kalma süresi 7-8 saate kadar çıkıyor. Ancak herhangi bir kaza durumunda suç hep kaptana bulunuyor. Yolcu, en arkada otururken kaptanın uyuduğunu nasıl anlıyor” diye konuştu.
“YOLCULARIN ARAÇ HAREKET HALİNDEYKEN ŞİKAYETLERİNİ DİLE GETİRMEMELERİNİ RİCA EDİYORUM”
Ali Karataş, “Yolculardan ricam, araç hareket halindeyken kaptana gelip ilgisiz konularda şikayetlerini dile getirmemeleri. Bu, şoförün psikolojisini olumsuz etkiliyor. Benim işim, yolcunun canını sağ salim gideceği yere ulaştırmak. Ancak yolculuk esnasında "Geç kaldım, işe gideceğim, eşim hasta" gibi şeyler söylendiğinde, bunları bilmem mümkün değil. Ben de burada zor bir süreç yaşıyorum. Depremde eşimi ve çocuğumu bırakıp insanlara hizmet vermek için uğraştım. Ama kimse bana "Senin çoluk çocuğun var" demedi” ifadelerine yer verdi.