Bir kaç gün önce başıma gelen bir olayı bugün size anlatmak istiyorum. Günlerdir nasıl  anlatacağımı düşünüp duruyorum.

Bir kaç gün önce başıma gelen bir olayı bugün size anlatmak istiyorum. Günlerdir nasıl  anlatacağımı düşünüp duruyorum. Biliyorsunuz ülkemiz de SMA hastası çocuklar var. Aileleri ve gönüllü elçileri onların adına bağış kampanyaları düzenliyor ,bağış toplamaya çalışıyorlar. Bende ,bu ölümcül kas hastalığı olan bir bebeğimiz için ,gönüllü elçisi olarak elimden geldiği kadar çalışıyorum. Geçen gün yine bir sosyal mecrada bebeğimiz için yardım toplarken, kafasında maske elinde pala bıçak ile katılıp. Şu sözleri sarf etti, " isterseniz şöyle yapalım ben Şervan bebeği bıçakla keseyim." Ve bir sürü küfür hakarette bulundu. Daha 8 aylık bir bebeğe bile tahammülü olmayan bu ırkçı karaktersiz insan kılıklı mahlukata şunları demek istiyorum.

       İnsanlar doğarken dilini, dinini, ırkını ve doğacağı coğrafyayı seçemiyor maalesef. İnsanların sevmediği unsurlar üzerinden insanları yargılamak ve o coğrafyada ki bütün insanları aynı kefeye koymak ırkçılık yapmaktır. Irkçılık tedavisi olmayan bir hastalıktır. Tarihten haberi olmayan bu embesiller ile aynı coğrafyada yaşamak bize acı veriyor. Bu arkadaşa sormak istiyorum "Sen hayatında hiç Çanakkale şehitliğini ziyaret ettin mi ?" Orada mezar taşlarında  yazan isimleri okudun mu ? Bu ülkenin Kürt vatandaşlarına yapılan, bu ne ilk ,ne de son saldırı olacak belki. Ama şöyle bir gerçek de var her Kürt vatandaş terörist değildir. Ve her Türk'üm diyen de aynı sizin gibi faşist değildir. Daha 8 aylık bir bebeği kesmek isteyen bir zihniyeti anlayamıyorum. Daha hiç birşeyden haberi olmayan, zaten doğarken ağır bir yükü olan, bebeğin yayınına gelip kin kusmak nedir ? Bebek yaa bebek ,daha o bir melek. Hiçbir şey demiyorum Allah ıslah etsin bizleri ve bu zihniyetli insanları kahhar ismi ile kahreder inşallah.

       Dünyayı  güzel yapan bizim düşüncelerimizdir. Aynı coğrafyada bir arada kardeşçe ve dostça yasamak, her insanım diyenin en büyük hakkıdır. Hayata aynı pencereden kirli bakmak yerine umutlu, huzurlu ve sevgi dolu güzel insanlara niyet ediyorum. Anlayarak yaşayın ve yaşatın...