1 aralık 2019 yılında Çin’in Vuhan kentinde çıkan ilk koronavirüs vakası tüm dünyayı etkisi altına aldı. Koronavirüs salgını sonrası yaşanan ekonomik kriz vatandaşı kötü etkiledi.
Türkiye'de finansal krizler ya da ekonomik krizler makro ekonomik yapının bozulmasıyla ortaya çıkan buhran dönemleridir.
Şanlıurfalı vatandaşlara “ekonomik kriz sizi nasıl etkiliyor, bu durum sizce nasıl düzelir” diye sorduk.
Yetkililere çağrıda bulunan Mehmet Birgül: “Halk olarak üzgünüz, yetkililerin bir çare bulmasını temenni ediyoruz. Ama yetkililerde susmuş bir vaziyette ,yetkililerimizin biri çıkıp konuşmalı .Milet korkuyor gerçekten bir şey demekten korkuyor .Bugün konuşan yarın Silivri’de soluğu almaktan korkuyor. Bu milletimizin korkmaması lazım bu devlet kolay kurulmadı bu devlet eli cebinde gelmedi bu devlet kan içinde geldi kan içinde bu seviyeye geldi görüyoruz herkes bir caba içinde ama devletimiz yatıyor, devlet büyüklerimiz hepsi yatıyor. Uyanması lazım Suriye’de savaş var terör var herkes Suriye’de, Kuzey Irakta savaş var tabi bizim bu savaşlarda yerimizi almamız tampon bölgemizi oluşturmamız en güzel ve en doğal yer ama bunu yaparken diğer devletlerde göz önünde bulundurmamız lazım. Ekonomik krizi, üzerimizdeki bu yaptırımları göz önünde bulundurmamız lazım ama bulundurmuyoruz çünkü her şey para değil milletimizi düşünmemiz lazım milleti düşünecek adam yok. Bunun CHP sinden tut AKP sinden tut hepsi herkes cebini düşünüyor. “diye konuştu.
Gaziantep’e hastaneye gidemediğini belirten Seydi Yetim : “Ben tek değil, herkes etkileniyor etkilenmiyorum diyen varsa vurguncu hırsızdır. Soğan alamıyoruz diyoruz ,birileri Togg diyor. Türkiye’nin geldiği durum bu, 60 yaşına girdim biz çok hükümet gördük dört dörtlük bir şey yoktu ama eskiden de yoktu bu kadarda olmamıştı, insanlar soğana muhtaç olmamıştı.” diyerek sözlerine şöyle devam etti. “Geçinemiyorum, geçiniyorum diyen varsa eyvallah. Halk buradan Gaziantep’e gidemiyor .Avrupalıların burada karavanları var .Diyorlar Avrupa bizi kıskanıyor, Almanya bizi kıskanıyor onlar buraya gezmeye geliyorlar işçileri, emeklileri hepsi gezmeye geliyor aylarca gezip gidiyorlar biz buradan Antep’e doktora gidemiyoruz. Sağlıkta biti, eğitimde bitti.”
Emekli olduğum halde geçinemiyorum diyen Namet kele :” Kim ben geçiniyorum diyorsa yalan soyluyor. Çok zor durumdayız nasıl düzeleceğini de kimse bilmiyor. Hırsızlık olmazsa eğer ekonomi düzelir. Baştakiler hırsızlık yapıyor alttakiler hırsızlık yapıyor. Ben yıllar önce kız kalesinde fırın çalıştırıyordum. Benim ortağım Almandı. Bana şöyle demişti sizin alayınız hırsızsınız bende dedim ne oldu niye böyle söylüyorsun, dedi bak ben bir senedir buradayım ne bir fatura kesmişim ne bir isaliye kesmişim benim mesleğim muhasebecilik ve artı ben Almanya da üretilen her ürünün isaliyesi kesiliyor dedi bak altınızda hırsız üstünüzde. Meclistekilerde hırsız bizde hırsızız. Türkiye’de hırsızlık olmasa ekonomi düzelir. Ama bu hırsızlık devam etimi de hiçbir zaman düzelmez. Derdimizi kimseye anlatamıyoruz anlattığımız zaman ya terörist oluyoruz yâda dinci oluyoruz.”dedi.
Özel haber: Melek Çelik - Şaban Kırbaç