Koronavirüs salgını ile mücadelede kapsamında geliştirilen aşılar kimi vatandaşlar tarafından olumlu karşılanarak yapılırken kimi vatandaşlar tarafından ise olumsuz karşılanıyor ve vurulmuyor. Ülke olarak ölüm oranlarının, hastane yatış oranlarının ve ağır hastalarının oranlarının düşürülmesi için kısmi aşı ve PCR testi için kısmi zorunluluk getirildi.

Kararlaştırılan kısmi zorunluluk ile ilgili Urfanatik Gazetesine değerlendirmede bulunan Şanlıurfa Barosuna kayıtlı Avukat Adlan Yapıcı, “tam anlamıyla zorunlu hale getirebilmesi için anayasaya düzenlemesi yapılması gerekiyor, şu an ise ülkemizde kovid-19 aşısıyla alakalı anayasa düzenlemesi yapılmamış” dedi.

Avukat Yapıcı, sağlık açısından zorunlu olmasının daha makul olduğunu da sözlerine ekledi.

“ZORUNLU AŞIDAN DOLAYI HALK İKİYE AYRILMIŞ”

Son günlerde gündeme gelen zorunlu aşı uygulamasından dolayı Avrupa’da halkın ikiye ayrıldığını ifade eden Şanlıurfa Barosuna kayıtlı Avukat Adlan Yapıcı: “Ülkemizde son günlerde gündeme gelen zorunlu aşı Avrupa'da bile hala ülkeler kabul etmemiş, Avrupa ikiye ayrılmış bu konuda. Bir kısmında kabul edilmiş bir kısmında ise kabul edilmemiş. Şimdi bizim ülkemize gelirsek eğer; aşının vücut bütünlüğüne zarar verebileceği bir durum olduğu için aşının anayasamızda düzenleme şartlarına bakıldığında tam anlamıyla zorunlu hale getirebilmesi için anayasaya düzenleme yapılması gerekiyor. Şu an ise ülkemizde kovid-19 aşısıyla alakalı anayasa düzenleme yapılmamış” dedi.

“AŞI KISMİ ZORUNLU”

Ülkemizde aşı yapılması için kısmi zorunluluğunun olduğunu söyleyen Avukat Yapıcı: “Birçok aşının zorunlu hali var, bu aşıların içinde hepsi kanun düzenlenmesi ile yapılmış ama kovid-19 aşısı böyle bir yasal zemin ve düzenleme yapılmadığı için hala ülkemizde bununla alakalı şaibeler söz konusu, böyle bir şeyin yapılabilmesi için şimdi kısmi zorunludur” dedi.

“KİŞİNİN ANAYASAL HAKLARINA İHLALLER SÖZ KONUSU”

Aşıya zorunluluk getirilmesi için hukuki boyutunun alt yapısının yapılması gerektiğini de ifade eden Adlan Yapıcı: “Yolculuk yaparken bakanlık açıkladı, zorunlu hale getirilmesi gibi bir durum söz konusu şimdi zorunlu diye tabir etiğimiz bir şeyi yapıyorsak eğer bunun öncelikle alt yapısını, hukuki açıdan alt yapısını oluşturmamız gerekiyor. Böyle bir zemin oluşturmadan zorunlu demek kişinin anayasal haklarına ihlaller söz konusu yani vücut dokunulmazlığı yönünden ihlal durumu söz konusu” ifadelerini kullandı.

“ZORUNLU OLMASI DAHA MAKUL”

Son olarak koronavirüs salgınından ülke olarak kurtulmak için zorunlu olması daha makul diyen Yapıcı: “Sağlık açısından değerlendirilip konuşursak eğer aşının bir anayasal düzenleme ile bir yasal düzenlenmesi hazırlanarak zorunlu hale getirmesi daha makul ve daha kolay karşılanır. İnsanlar en azından daha çabuk bir şekilde sağlığına kavuşur ve ülke genelinin hepsine aşının yayılması söz konusu olur. Aşı, ülkenin geneline yayıldığı zaman da bu salgından ülkece topyekûn kurtulma durumu söz konusu. Peyderpey yapılan düzenlemeler, peyderpey çıkan yasalarla, peyderpey söylenen sözlerle aşının bitmesi veya tüm yurttaşların aşı olması söz konusu olamaz. Topyekûn halkın, yurttaşların, yöneticilerin bir bütün olarak bu aşıya birlikte ses vermeleri gerekir. Fakat görüyoruz ki yapılan açıklamalar, görülen durumlara bakarsanız eğer aşı olmada bile yurttaşların kafaları soru işaretleriyle dolu, bu soru işaretlerini giderebilecek herhangi bir resmi açıklama söz konusu değil” diye konuştu.