Tarihi 4 bin yıl önceye dayanan uluslararası bir ün kazanmakla beraber, gerçek tarifi ve hikayesi ile tartışma konusu olan çiğ köfte, lezzeti kadar hikayesiyle de etkiliyor."ŞEHİRDE ATEŞ YAKMAK YASAKTIR"Efsaneye göre, Şanlıurfa’da bir dönemin kralı olan Nemrut, Hz. İbrahim’i tek tanrıya inandığı için yakmak ister. Verdiği emir ile şehirdeki bütün ağaç ve odun parçalarını Balıklıgölün şu anki yerine büyük bir ateş yaktırır. Şehirde bu meydan dışında ateş yakmayı yasaklamıştır. Halk kralın emriyle günlerce tahta parçalarını Balıklıgöle toplamıştır."ÇARESİZLİKTEN DOĞAN MUHTEŞEM LEZZET"Bu sırada şehirde yaşanan olaydan habersiz dağdan inen avcılardan biri, avladığı geyiği evine getirerek eşinden pişirmesini ister. Eş kralın ateş yakma yasağını anlatır. Avcı avladığı ceylandan bir parça et alarak taş ile döverek ezer. Bulgur, biber ve tuz katarak, ezdiği et ile bunları iyice yoğurur. Anlatılan efsaneye göre çiğ köftenin ilk kez bu avcı ve ailesi tarafından yapıldığı rivayet edilir. Hz. İbrahim’in ateşe atıldığı yaklaşık 4 bin yıl önce ortaya çıkan çiğ köfte, bir yemek çeşidi olarak o günden günümüze kadar gelir.Şanlıurfa’da yapılan çiğ köftenin gerçek tarifi ise şöyle:Bulgur, taş ile dövülmüş kırmızı et, Urfa’nın meşhur isotu, isteğe göre salça, kuru soğan, isteğe göre kimyon, sarımsak, karabiber harmanlanıp yoğurulduktan sonra ince doğranmış yeşil soğan ve maydanoz ile beraber bol su ile son rötuşlar yapılır. Yanında çeşitli meze, salata, turşu ve ayran ile tüketilir.Şanlıurfalılara sorduk sıklıkla tükettiğiniz çiğ köftenin gerçek tarihini ve hikayesini biliyor musunuz? "SAHİPLENMEYE ÇALIŞIYORLAR"Çiğ köfte tarihi dolayısı ile Urfalılar tarafından keşfedildiğini düşünen İsa