Yapılan araştırmalarda eğitimde en başarısız iller arasında yer aldı. Salgın süreci ile birlikte hayatımıza dahil olan uzaktan eğitim Şanlıurfa’da başarısız olan eğitimin iyice gerilemesinin sebeplerinin başında geliyor.
Bunun yanı sıra eğitim sisteminin kalitesi öğretmen ve velilerin görevlerini ne kadar yerine getirdiğini, öğrencileri eğitime nasıl ve ne şekilde teşvik ettiğini, velilerin çocukları ile günde kaç saat vakit geçirdiklerini ve eğitimdeki sorunun ne olduğunu vatandaşa sorduk. Urfanatik mikrofonlarına konuşan vatandaş eğitim sisteminden dert yandı.
“EĞİTİM DEYİNCE AKAN SULAR DURUR”
Eğitimin evde başladığını bir veli olarak üzerine düşen görevi yerine getirdiğini fakat eğitim konusunda yeterli başarıya ulaşamayan eğitim sisteminin denetilmesini isteyen Şükran Şen: “Çocuğumun eğitim konusunda çok dikkatliyim, eğitim deyince bende akan sular durur. Çocuğumun eğitimine nasıl dikkat ediyorum sorusuna gelirsek, okuluna düzenli giderim kontrol ederim, test kitaplarını okuduğu kitapları elimden geldiğince kontrol ederim günde bir saat kitap okumaya ayırırım. İnternet ve oyun konusunda ’da çok dikkatliyim girdiği siteler oynadığı oyunlar hepsini incelerim bunlara çok önem veriyorum. Eğitimin yanı sıra çocuğum ile sosyal aktiviteler de yaparım ve son olarak fazla bunaltmamak için iki-üç saat serbest bırakıyorum. Son olarak eklemek istediğim bir şey var, Şanlıurfa olarak en genç nüfusa sahibiz ama eğitimde en son sıradayız yetkililerin bunun üzerinde durması gerekiyor, bunun sebebi nedir veliler mi okullar mı diye araştırıp, bu sorunu çözmek için çalışma başlatmalarını istiyorum.” diyerek yetkililere seslendi.
“ÜZGÜNÜM”
Çocuklarına bilinçli eğitimi veremediği için üzüntü duyan torunları için bir şeylerin değişmesini isteyen, Musa Güneş: “Çocuğumun en iyi okullarda okumasını isterdim, ama ben eğitimsiz olduğum için, çocuğumu’ da doğru şekilde eğitemedim. Çalıştığım için çocuklarımla günlük bir saatten az zaman geçirebildim. Ama torunlarım için eklemek istediğim bir şey var Millî Eğitim Bakanlığına seslenmek istiyorum, müfredat ve eğitim sistemi bu hızla değiştiği müddetçe çocuklar yeterli düzeyde eğitim alamaz, çünkü yapboz tahtası gibi bakan değişiyor, burada siyaset yapmıyorum gerçeği söylüyorum.” Diyerek eğitimden verim alamadığını belirtti.
"ÇOK GERİDE KALDIK”
Eğitimin yeterli olmadığını düşünen, Osman Modanlar: “Hiçbir yerde eğitim olmadığı gibi urfada’da eğitim yok, genel olarak eğitimde geriyiz urfa bunun’da gerisinde, bu gidişle düzeleceğini’de sanmıyorum. Eğitim evde başlar fakat çalışmaktan çocuklarımızla zaman geçiremiyoruz, çalışmaktan zaman bulamıyoruz. Bunun bir çözüme kavuşturulması gerekiyor.” Diyerek eğitimden umudunu kestiğini belirtti.
“ÇOCUKLARIMIZ KAYGILI”
Çocuğum ile önce arkadaş sonra baba ve öğretmeni olarak onunla hem sosyal olarak hem eğitim olarak bilinçli yol alıp bunun meyvelerini aldığını düşünen fakat eğitim sisteminin yetersiz olduğunu düşünen, Nazım Göker: “Çocuğumun eğitimine dikkat ediyorum, dikkat etmek zorundayım, ben çocuğu dünyaya getirdiysem ona en iyi şekilde bakmak zorundayım, en her şeyiyle ilgilenmek zorundayım. Sabah saat 9 gibi işe geliyorum, akşam 8 gibi eve gidince en az 2-3 saatimi çocuğuma ayırıyorum. Ben çocuğumla baba oğul gibi değil’ de arkadaş gibiyim, oturuyoruz şakalaşıyoruz, oyun oynuyoruz. Çocuğumun benden korkmasını istemiyorum, bunu başardığım için mutluyum, çocuğumda mutlu bu şekilde devam ediyoruz. Ama eğitim konusunda çocuklar kaygılı, ben burada kitap evi işletiyorum milyonlarca insanla konuşuyoruz sohbet ediyoruz, bugüne kadar gözlemlediğim kadarıyla size aktarmak istiyorum insanlar bu eğitim sistemi sebebiyle önünü göremiyor. Sistem gerçekten çok kötü bir sistem bunu dile getirip sesimizi duyurmamız lazım. Sistemin düzelmesi rayların oturması lazım, 3-4 senede bir sitemin derişmemesi gerekiyor. Çocuklar da velilerde çok kaygılı önlerini göremiyorlar yarınlarını düşünemiyorlar, gençlerimiz yurt dışına gitme planı yapıyorlar bunu bizime paylaşınca en çok üzülüyorum, buralıyım bu şehre hizmet etmek istiyoruz, burada yaşayan insanların burada kalmalarını istiyoruz, bu şehirdeki insanların faydalı olmasını istiyoruz. Ama sistem bu şekilde olduğu sürece önümüzü göremeyeceğiz kaygı ile yarına yetişemeyiz." Diyerek kaygılarını söyledi.
“EĞİTİM SİTEMİNDEN MEMNUNUM”
Bir veli olarak üzerine düşen görevi yerine getirdiğini düşünen, İsmail Damdan: “Çocuğumun eğitimine yaklaşık 2-3 saat zaman ayırıyorum. Özellikle matematik dersine ağırlık veriyorum birlikte resim çizip boyama yapıyoruz, ödevlerini kontrol ediyorum. Bunun yanı sıra sosyal aktivitelerde yapıyoruz oyun parkında birlikte eğleniyoruz, alışveriş merkezine gezmeye götürüyorum. Çocuğum anaokulunda eğitim görüyorum sistemden çok memnunum çocuğum verim alıyor." Diyerek memnuniyetini dile getirdi.
