Psikiyatri uzmanları, bu bağımlılığın çocukluk dönemine kadar indiğine ve tedavi edilmediği takdirde yetişkinlikte kalıcı sorunlara yol açabileceğine dikkat çekiyor.
Sanal Kumar Bağımlılığına Dair Küresel Veriler
Psikiyatri uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, kumar bağımlılığının dünya genelinde hızla yayıldığını vurguluyor. Yapılan araştırmalara göre, gençlerde problemli kumar oynama oranı yüzde 0,2 ile 12 arasında değişirken, yetişkinlerde bu oran yüzde 1,5 civarında. Online kumar, erişkinlerde yüzde 3 ila 11 arasında yaygınlık gösterirken, problemli kumar oranı yüzde 25 ila 60 arasında değişiyor. Bu durum, küresel bir halk sağlığı sorunu olarak karşımıza çıkıyor.
Genetik ve Çevresel Faktörler Rol Oynuyor
Kumar bağımlılığı, yalnızca yaşa ya da sosyo-ekonomik duruma bağlı değil; genetik ve çevresel faktörler de büyük rol oynuyor. Özellikle çocuklar ve ergenler, hızla zengin olma hayalleri ile bu riskli davranışlara daha yatkın. Beynin gelişiminin henüz tamamlanmamış olması, gençlerin kumarın olumsuz sonuçlarını fark etmeden riskli davranışlarda bulunmalarına neden olabiliyor.
Online Kumarın Riskleri
Prof. Dr. Dilbaz, özellikle online kumarın hızlı sonuçlar sunmasının, bağımlılık riskini artırdığına dikkat çekiyor. Kumar bağımlılığının temelinde, kişilerin kumarı kontrol edememesi yatıyor. Bu nedenle, her türlü kumar oyununu problemli hale getirebilecek unsurlar taşıyor. Online kumar, erişilebilirliliği ve hızla sonuç almayı sağlayan yapısı ile gençler için daha büyük bir tehdit oluşturuyor.
Kumar Bağımlılığına Eşlik Eden Psikolojik Sorunlar
Kumar bağımlılığı genellikle alkol gibi diğer bağımlılıklarla birlikte görülüyor. Kumar bağımlılığının, psikolojik ve ruhsal sorunlara yol açtığı; ayrıca intihar riski ve diğer sağlık problemleriyle de ilişkilendirildiği belirtiliyor. Bu nedenle, kumar bağımlılığı tedavi edilmediği takdirde çok daha geniş çaplı sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Bağımlılığı Önlemenin Tedaviden Daha Önemli Olduğu Vurgulandı
Prof. Dr. Dilbaz, kumar bağımlılığının tedavisinin oldukça uzun ve zorlu bir süreç olduğunu belirtiyor. Bağımlılıkla mücadelede önleme yöntemlerinin, tedavi yöntemlerinden çok daha önemli olduğunu vurgulayan Dilbaz, kumar oynamaya eğilimli bireylerin, bu tür davranışlardan uzak tutulmaları gerektiğini ifade ediyor. Akıllı telefonlar, sosyal medya ve kumar platformları gibi tetikleyicilerden uzak durulması gerektiğini belirtiyor.
Sonuç olarak, sanal kumar bağımlılığı, özellikle çocuklar ve gençler için büyük bir tehdit oluşturuyor. Uzmanlar, kumarın hızla yayılmasıyla bu bağımlılığın giderek arttığını ve bu sorunun önlenmesi için erken müdahalenin önemini vurguluyor.