İstanbul'da bebek acil hastalarının belirli özel hastanelere sevk edilerek ölümüne neden olunduğu ve maddi çıkar sağlandığı iddiasıyla başlatılan soruşturma, pek çok ailenin yürek burkan hikayesini ortaya çıkardı. 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarıyla işbirliği yapan şüphelilerin bebek acil hastalarını anlaştıkları hastanelere yönlendirip ailelerden yüksek ücretler talep ettiği ve bebek ölümlerine neden oldukları öne sürüldü.

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede yer alan babaların ifadeleri, yaşanan trajediyi gözler önüne serdi. Hastane yönlendirmeleri, bilinçli müdahale hataları ve alınan yüksek meblağlar bu acı hikayelerin ortak noktası oldu.

"Eşimin Durumunu Sormadan Para İstediler"

M.H.K, eşi Z.K’nin 28 haftalık hamileyken yaşadığı tansiyon sorunları nedeniyle gittikleri Esenyurt’taki Özel Esencan Hastanesinden, yoğun bakımda yer olmadığı gerekçesiyle başka bir hastaneye sevk edildiklerini anlattı. M.H.K, şunları söyledi:

“Esenler Güney Hastanesi kendi ambulanslarını gönderdi. Ancak hastaneye geldiğimizde beni ilk karşılayan vezne görevlileri oldu. Eşim acil doğuma alınırken benden hemen 8 bin TL talep ettiler. Paranın bir kısmını nakit ödemek zorunda kaldım, fakat bana herhangi bir belge verilmedi. Üç gün sonra bebeğimiz maalesef yaşamını yitirdi.”

"Hiçbir Teşhis Koymadılar, Bebeğimiz Öldü"

Zorunlu Kış Lastiği Uygulaması O Tarihte Başlıyor! Zorunlu Kış Lastiği Uygulaması O Tarihte Başlıyor!

Bir diğer müşteki baba E.K. ise eşi S.K'nin doğum yaptığı sırada herhangi bir sorun yaşanmadığını, ancak ertesi gün bebeklerinin durumu kötüleşince apar topar özel bir hastaneye sevk edildiklerini belirtti. Ancak hiçbir teşhis koyulmadan bebeğin yoğun bakıma alınmasına rağmen kurtarılamadığını söyledi.

"Şüpheli doktor bize bebeğimizin kalp yetmezliği ve metabolik hastalık geçirdiğini söyledi. Tedavi sürecinde ekstra ödeme talepleriyle karşılaştık. Sonuç olarak bebeğimiz ertesi gün yaşamını yitirdi.”

"Bebeğimi Morgda Buldum"

Bir diğer acılı baba H.H. ise eşiyle gittikleri hastanede yenidoğan yoğun bakım ünitesinde yer olmadığı için başka bir hastaneye sevk edildiklerini anlattı. “Bebeğimin kalbi birkaç kez durmuş ve doktorlar kalp masajı yaparak geri döndürdüklerini söylediler. Ancak ertesi gün beni arayarak ölüm haberini verdiler. Hastaneye vardığımızda bebeğimin morgda olduğunu öğrendim."

Yüksek Ücret Talepleri, Umutsuz Bekleyişler

Y.K. ise erken doğum nedeniyle İstanbul’daki bir özel hastaneye sevk edilen bebeğinin 2 ay boyunca yoğun bakımda kaldıktan sonra bağırsak sorunu nedeniyle ameliyat olduğunu ve yaşamını yitirdiğini söyledi. Bebeğin sağlık durumu hakkında net bilgi verilmediğini ifade eden Y.K, ameliyat ücretini talep etmediklerini ancak dışarıdan getirilen doktorların muayene parasını ödediğini belirtti.

Korkunç Sistem Çözüldü Mü?

İstanbul’da yaşanan bu skandal, 112 Acil Çağrı Merkezi çalışanlarıyla hastaneler arasında kurulan bir sistemin varlığını ortaya çıkardı. Ailelerden yüksek ücretler talep edilirken, bebeklerin hayatları göz ardı edildi. Hazırlanan iddianamede 47 şüpheli hakkında dava açılması, bu sistemin çözülüp çözülemeyeceği sorusunu akıllara getiriyor. Ancak bu süreçte hayatını kaybeden bebeklerin aileleri için adaletin sağlanması en büyük umut.

Kaynak: Anadolu Ajansı