Haftasına girdiğimiz şu günlerde sembolik bir hal almış olsa da bütün annelerin anneler gününü kutlayarak başlıyorum yazıma.
Dinimizin cennetti ayaklarının altında olduğunu belirttiği varlıktır Anne.
Anne ne mi yapar ?
Bebeğini dokuz ay karnında taşır. Bu yükünden dolayı ne rahatsız olur , ne usanır. Bu yük ona mutluluk verir. Ve bebeğini dünyaya getirir. Ondan sonra da yüreğinde taşımaya başlar. Yemez yedirir. İçmez içirir. Hastalanır kucağında yada sırtında taşır. Baş ucunda bekler. Onunla iyileşir onunla hastalanır. Temizliği ve bakımı onun en güzel ve özel işlerinden biridir. Onun için yük değil zevk halini almıştır. Yani Annenin evlatları için uğraşı hiç bitmez. Mesela sıkıntılı anlarda
Tarlada çalışır. Pazardan evine erzak alır taşır.
Gerekirse taş taşır evlatları uğruna. Fedakardır, samimidir ailesi için çocukları için bütün zorluklara karşı durandır. Çünkü o bir annedir.
Tıpkı Neşet Ertaş dediği gibi.
"Kadın insan, bizler insanoğlu"
Sonuç olarak Anne kutsaldır diyor ve üstad Necip
Fazıl KISAKÜREK’in bu şiiriyle bütün annelerin Anneler gününü kutluyorum.
Ak saçlı başını alıp eline,
Kara hülyalara dal anneciğim!
O titrek kalbini bahtın yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciğim!
Sanma bir gün geçer bu karanlıklar,
Gecenin ardında yine gece var;
Çocuklar hıçkırır, anneler ağlar,
Yaşlı gözlerinle kal anneciğim!
Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadın yayılmış, çırpınmak için;
Bu kış yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciğim!