Son zamanlarda oldukça popüler hale gelen arabuluculuk ile ilgili alan genişlemeye başladı Bununla beraber birçok kişi arabuluculuk konusunu karıştırmaya başladı. Özellikle son günlerde boşanmalarda taraflar nafaka içinde arabuluculuk için avukatlara başvurmaya başladı. Bizde konuyu detaylı bir şekilde Şanlıurfa Eski Baro Başkanı ve Türkiye Barolar Birliği Delegesi Avukat Hikmet Delebe ile görüştük. Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan avukat Delebe, nafakada tarafların arabuluculuğa gitmelerini gerektiren bir durumun olmadığını ve nafaka konusunun arabuluculuk alanına girmediğini söyledi.

İşte Röportajın Tamamı…

Nafaka ile ilgili genel bir çerçeve içerisinde çizmek fayda var. Boşanma hukukunun en önemli konularından biri nafaka çünkü taraflar boşanma noktasına geldiğinde ve mahkeme kararıyla boşanmalarına karar verildiyse yoksulluk düşen eşe diğer taraftan uygun bir miktar alınarak verilen ücret nafakası uygun olarak görülüyor. Aile mahkemelerinde veya aile mahkemelerinin olmadığı yerlerde asliye hukuk mahkemeleri görmüş olduğu boşanma dosyalarından uygun bir miktarda da nafaka taraflarından birinden alınıp diğer tarafa vermek durumundadır. Medeni kanun nafaka ile dava açıldıktan sonra hâkimin gerek eş için gerekse çocuklar için kararlar almak gerektiğini zorunlu hale getirmiştir. Mahkeme açıldıktan sonra hâkim kusur aramaksızın öncelikle nafaka hüküm eder ve bu nafaka çocuklar için ve eş için olabilir. Verilen nafakaya Medeni kanunda tedbir nafakası deniliyor çünkü yargılamayı birkaç yıl sürebilecek bundan dolayı öncelikle mickul duruma düşen eşe bir nafaka bağlanıyor, sonrasında taraflar dinleniyor deliler toplanıyor mahkeme boşanma ile ilgili kararı verir ve isterse nafakayı kesebilir devam da ettirebilir devam edilen nafaka yoksulluk nafakası da denilebilir. Nafaka ikiye ayrılır; dava açıldıktan hemen sonraki nafakaya tedbir nafakası denilir, boşanma kesinleştikten sonra bağlanacak nafakaya işlem nafakası denilir.

Nafaka Yükümlülüğü Sadece Erkeğe Mi Ait?

Toplumda buna ilişkin yanlış bir algı var normal koşullarda tarafların ekonomik durumu dikkate alınarak esasında erkeğe de nafaka bağlanabilir medeni kanunda kadın erkek ayrımı söz konusu değildir. Uygulamada da denilebilir ki %99 oranında erkekten nafaka alınır kadına bağlanır. Toplumda yaygın haliyle bir algı oluşmuş bu algının da haklı yönleri var çünkü dediğim gibi boşanma davaların pek çoğunda hemen hemen hepsinde erkek nafaka yükümlüsü kadında nafaka alacağıdır.

Nafaka Hangi Durumlarda Ortadan Kalkar?

Nafakanın ortadan kaldıran iki neden var bir tanesi nafaka alacak kişinin evlenmiş olması bir daha evlilik yapması nafakayı keser yada nafaka alan kişi sigortalı işten çalışmaya başlaması nafakayı keser. Şunun haricinde bir ayrıntı daha var; eşlerden bir tanesi nafaka alacak eş ve aynı zamanda iffetsiz bir hayat yaşıyorsa yine nafaka borçlusu eşin dava açması halinde ve ispatlayabilirse nafaka kesilebilir.

Yargıtay Yoksulluk Kararında Eşe Verilen Nafakanın İptali İsteniyor, Düzenleme Yapılabilir Yeni Düzenleme Nasıl Olabilir?

Bununla ilgili çoktandır Türkiye'nin gündeminde nafaka süreli mi olmalı, süresiz mi olmalı, ömür boyu mu devam edilmeli gibisinden tartışmalar var. Tabi ki kadın dernekleri, kadın mücadelesini yürüten kesimler nafakanın sürekli olarak bağlanması gerektiğini ifade ediyorlar fakat erkeklerde bu konuda tepki veriyorlar yani boşanmış olan Türkiye'de milyonlarca insan var ve erkeklerde bu nafakanın ömür boyu sürmesini kendileri açısından dayanılmaz bir hal aldığını iddia ediyorlar.

Şuanda Türkiye’nin Gündeminde Nafaka Süreli Mi Olmalı Süresiz Mi?

Olmalı bununla ilgili yeni bir yasa gelmeli mi tartışmalar var. Bizim bazı davalarda şahit olduğumuz davalar var; kişi iki ay evli kalmış ve boşanmış ve boşandıktan sonra normal koşullarda ömür boyu boşadığı eşine nafaka ödemesi gerekiyor. Yargıtay da bu ömür boyu süren nafakaya düzenleme getirmek istiyor diyor ki; nafaka süreli hale gelmeli, beli bir süre nafaka ödenip daha sonra otomatikman kesilmeli ve boşandığı eşi tarafından nafaka alınamayıp devletten destek alınmalı. Sosyal hukuk devletinin gereği budur diye ifade ediliyor bana göre de bu fikir desteklenmeli süresiz nafaka nafaka alacak kişiyi toplumdan ve iş hayatından Alıkoyuyor ve bu nedenle nafakaya bir düzenleme gelmeli.

Türkiye’de nafaka konusunda şöyle bir fikirde ortaya çıktı; nafaka evlilik süresi ile sınırlı hale gelmeli örneğin kişilerin evliliği 2 ay sürdüyse nafaka da 2 ay sınırlanmalı ve süreli olan nafaka süresi bittiğinde devlet nafaka alacak kişiye beli bir miktar ücret bağlaması gerekiyor ve kadın aldığı destek ile çalışabilir de tabi devlet ilerde bu kişi ise girince maaşı kesmese.

Nafaka Arabuluculuğa Elverişli Mi?

Nafaka arabuluculuğa elverişli değil bu konuda sıkça gündeme geliyor tabi doğrudur arabuluculuk çok yaygın hale geldi. 2018'in Ocak ayından bu yana iş hukukunda işe gireceklere ve işten çıkacaklara zorunlu hale geldi ve arabuluculuk olabildiğince genişledi. fakat nafaka zorunlu olarak arabuluculuğa gidilmesi gereken bir alan değil ama taraflar arabulucu huzurunda anlaşıp bunu mahkemeye götürüp mahkemede de sonlandırabilirler netice itibariyle nafaka alacağı yasal olarak zorunlu. Kişiler isterlerse bunu arabuluculuk huzurunda çözebilirler.

Nafaka Neye Göre Belirlenir?

Nafakanın belirlenme yönetimi şu; mahkeme boşanma davasını ele aldıktan sonra tarafların ekonomik ve sosyal durumuna bakar, harcamalarına bakar, ihtiyaçlarına bakar ve bir sonuca bağlar. Ekonomik geliri çok iyi olan bir iş adamının ödeyeceği nafaka yüksek iken askeri ücret ile çalışan bir işçinin ödeyebileceği nafaka daha düşüktür. Buradaki nafaka ücreti başka ilerlere göre daha düşük çünkü tarafların gelirleri düşük, ihtiyaçları daha az bir Mevla ile giderebilir.

Röportaj: Ahmet Durmuş/Ayhan Kesici

Muhabir: Ayhan Kesici