Eğitim hayatımıza yön verecek olan değerli öğretmenlerimize ve eğitim-öğretime katılan yavrularımıza başarılı bir ders yılı dileyerek yazıma başlıyorum.
Eğitim hayatımıza yön verecek olan değerli öğretmenlerimize ve eğitim-öğretime katılan yavrularımıza başarılı bir ders yılı dileyerek yazıma başlıyorum.
Ne mutlu o anne ve babalara ki, çocuklarını okullara kaydedip memlekete faydalı birer birey olmaları için özveri göstermektedirler.
Evet!
özveri diyorum. Hakikaten bu pahalılıkta çocukları okullara hazırlamak gerçekten büyük fedakarlık gerektiriyor.
Her ne kadar devletimiz bazı branşlarda ve ilkokullarda kitap katkısı sunuyorsa da, çocukların defter kalem ve kırtasiye giderlerini yanında, giyim kuşamda da okula hazırlamak ve onları arkadaşlarının yanında güzel görülmelerini sağlamak inanın büyük külfet. Külfetin yanında çocuklarımızın okul döneminde daha çok ilginin yanında onların okul programına göre gündelik faaliyetlerinizi ve yaşamınızı ayarlamak da en büyük özveri. Çocuk rahat okula gidebilmeli ki başarısı öğretmenlerin katacaklarıyla eğitimine sorunsuz başlasın. Yoksa bazılarının "Al hocam eti senin kemiği benim” anlayışı ile sağlıklı bir eğitimin olması zaten mümkün değildir. Tabi bu eğitimin bir yüzü.
Diğer yüzüne gelince Ziraat şehri olan Şanlıurfa kırsalda tarım sektörü ile ilgilenen çiftçilerimizin çocukları için pozitif ayrımcılık yapılmalı. Örneğin devlet bu çocukların amelelik yaparak ailesine sağlayabileceği katkıyı karşılasa ve kontrol altında tutsa hatta sıkı denetlese bu çocuklarda eğitimini tam alır. Irgat veya tarımın çocuk işçileri olmazlar.
Bir eleştirimde çocuklarını özel okullarda okutan velilerimize. Para gücüyle çocuklarını özel okullarda okutan değerli velilerimize de söyleyeceğimiz şudur ki, yavrularımızı devlet okullarında okuyanlardan ayrı tutup sosyal sınıf ayrımı yapmak o küçücük yavrularımıza anlayış yönünden ve kaynaşma yönünden, kendilerini farklılaştırıp, ayrı bir sosyal yapı ve sınıf gibi göstermek ve bunu çocuklara aşılamak, milli aile yapımıza da aykırı bir durumu ortaya koymaktadır. Bu konu da daha dikkatli davranıp her okulda okuyan öğrenciyle arkadaş olmalarını ve kendi kimliklerini diğerleri ile birleştirip sosyal arkadaşlık kurmalarını sağlamanız yavrularımızın gelecekte toplum için daha iyi bir birey olmalarının önünü açacaktır.
Diğer bir görevde Okul idarecilerimize düşüyor. Okul dayanışma derneklerimize hatta okul aile birliklerine düşüyor. Örneğin okul önlerinde ve okul kantinlerinde öğrencilerimize teşhir edilen ve sunulan ürünleri sıkı şekilde denetlemek sizlerin görevidir. Bu görevin sağlıklı olabilmesi de bu konuda yeterli ve faal çalışabilecek seçimiyle mümkün olduğunu lütfen unutmayalım.
Bu duygu ve düşüncelerle eğitim öğretim yılının hayırlı olmasını temenni ediyorum.
Saygılarımla