Şanlıurfa bugün iki önemli Bakanı ağırlıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ve Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı bir dizi temaslarda bulunmak üzere kente geldi.
İki Bakan GAPTAEM'de düzenlenen GAP Hassas Tarım 2. Faz Tanıtım Törenine katılım sağladı. Bakan Yumaklı ve Kacır burada kurulan standları tek tek gezerek bilgi aldı.
Programa Şanlıurfa Valisi Hasan Şıldak ve Kurum Müdürleri katılım sağladı.
“YATIRIMLARIN EN BÜYÜK KAZANANI KUŞKUSUZ BÖLGE HALKIMIZ OLACAKTIR”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, GAP Hassas Tarım 2. Faz Tanıtım töreninde yaptığı konuşmada, “GAP Hassas Tarım 2. Faz Tanıtım Töreni vesilesiyle sizlerle bir arada olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Her birinizi sevgiyle, saygıyla ve muhabbetle selamlıyorum. Hassas Tarım ve Sürdürülebilir Uygulamaların Yaygınlaştırılması Projesi kapsamında gerçekleştirdiğimiz programımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine yükseltme yolculuğumuzda hiçbir bölgemizi diğerinden geri bırakmayacak politikaları hayata geçiriyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, her bir bölgemizin kaynaklarını ve potansiyelini sürekli ve sürdürülebilir kalkınma anlayışıyla harekete geçirecek adımları kararlılıkla atıyoruz. Son 22 yılda bu anlayışımızın bir yansıması olarak; bereketli hilalin kalbinde yer alan Güneydoğu Anadolu bölgesini yatırımlarla, istihdamla üretimle ve ihracatla buluşturduk. Sanayinin çarklarının süratle dönmesi, fabrikaların yükselmesi, bacaların tütmesi adına GAP Bölgemizde yer alan 9 ilimizde son 22 yılda 20 OSB kurduk. OSB’lerimizde 360 bin ilave istihdam oluşturduk. Yatırım teşvik sistemimizle; toplam yatırım tutarı 1,1 trilyon lirayı bulan ve 710 binden fazla nitelikli istihdam sağlayan 15 bin 400 yatırımın önünü açtık. Son 22 yılda oluşturduğumuz güven iklimi ve sağlam yatırım ortamıyla; Güneydoğu Anadolu şehirlerimiz birer üretim üssüne dönüşmüş durumdadır. Bu dönemde; Batman’ın ihracatı 597 kat artarak 600 bin dolardan 359 milyon dolara, Şanlıurfa’nın ihracatı 55 kat artarak 7 milyon dolarda 386 milyon dolara, Diyarbakır'ın ihracatı 47 kat artarak 7 milyon dolardan 329 milyon dolara, Gaziantep'in ihracatı 16 kat artarak 619 milyon dolardan 10,7 milyar dolara yükseldi. Bölgemizin, ülkemiz toplam ihracatındaki payı yüzde 1,8’den yüzde 5,3’e çıktı. Kadim medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu topraklar, artık ekonomik büyümenin, kalkınmanın, üretimin merkezi haline gelmiştir. Bölgemiz bereketli topraklarıyla, tarım potansiyeliyle de adeta bir üretim üssü olma kabiliyetine sahip. Güneydoğu Anadolu Projesi’ni bu nedenle tasavvur ettiğimiz sürdürülebilir gelecek için kilit taşı olarak görüyoruz. GAP Bölge Kalkınma İdaremiz eliyle de yenilikçi ve sürdürülebilir kalkınma projelerini bölgemizin hizmetine sunmaya devam ediyoruz. Son 11 yılda hassas tarımdan su kaynaklarının etkin yönetimine, kırsal kalkınmadan turizme GAP Bölgesinin çok yönlü kalkınmasını destekleyecek bin 38 Projeye 6,6 milyar lira destekte bulunduk. Bölgemizde tarımsal üretim potansiyelini artırmak üzere 2 yıl önce devreye aldığımız Küçük Ölçekli Tarımsal Sulama Programı ile 318 bin dekar alanı sulamaya açtık. Önümüzdeki yıl itibarıyla da 49 bin vatandaşımıza istihdam sağlayacak, 52 bin 500 dekar alanı daha sulamaya açmış olacağız. Organik Tarım, Tarımsal Altyapı ve Kırsal Kalkınma Projeleri ile 172 bin dekar alanı bitkisel üretime kazandırdık ve 15 farklı üründe marka oluşturduk. GAP Bölgesini ilçe ilçe topyekûn kalkındıracak çok boyutlu müdahale araçları içeren “Entegre Kırsal Kalkınma Programı”nın birinci fazını tamamladık. Gerek etki analizi sonuçları gerekse dünyada kırsal kalkınma alanında ortaya çıkan değişim ve gelişmeler dikkate alınarak ‘Yeni Nesil Entegre Kırsal Kalkınma Programı’nı (GAP Entegre 2.0) başlattık. Tarımsal Eğitim ve Yayım Programı (TEYAP) ile bugüne kadar 80 binden fazla çiftçiye eğitim verdik. Geldiğimiz noktada 675 bin hektar tarım alanını sulamaya açtık. GAP Bölgesini; ülkemizin gıda ambarı haline getirdik. GAP Eylem Planı doğrultusunda hedefimiz sulanabilir alanı 1 milyon 60 bin hektara çıkarmaktır. Yakın gelecekte sulama alanlarının genişlemesiyle birlikte özellikle ülkemizin ihtiyaç duyduğu yağlı bitkilerin, sebze ve meyvelerin üretimi daha da artacak ve hem ülkemizin hem bölgenin gıda güvenliği konusunda en önemli garantör GAP Bölgesi olacaktır. Bu kadim topraklar hem kendine yetebilecek hem de dünyanın tarım merkezlerinden biri olacak kadar eşsiz bir potansiyele sahip. Bugün sensörler, drone'lar, otomatik sulama sistemleri ve otonom tarım makineleri gibi yenilikçi araçlar, uzaktan algılama teknolojisi içeren veri odaklı tarım bilgi sistemleri çiftçilere tarımsal süreçleri daha etkili bir şekilde yönetme imkanı sunuyor. Gıda güvenliği, çevresel sürdürülebilirlik ve sosyal refah arasında bir denge kurmamıza imkân tanıyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak; ülkemizin tarımsal kapasitesini daha ileriye taşımak adına teknolojinin üst düzeyde yararlanılmasına imkân tanıyan adımların her daim destekçisi olduk. Teknoparklarımızda tarım teknolojilerinde çalışan 235 teknoloji girişimimizi ve tarım alanında projeler yürüten 23 Ar-Ge merkezimizi destekledik. Tarımsal ve teknolojik bilginin buluşmasına imkân tanıyan Türkiye’nin tarım ve gıda sektöründe ihtisaslaşmış ilk teknoparkı Mersin Agropark’ı kurduk. Son 22 yılda, TÜBİTAK burs ve destek programları kapsamında tarımda gerçekleştirilen 2 bin 925 projeye ve bu alanda araştırma yürüten bin 357 bilim insanı ve gencimize 6 milyar lira destek sağladık. Gıda İnovasyon Merkezi’mizi, gıda ve içecek sektörünün çözüm ortağı olarak Gebze’de TÜBİTAK MAM yerleşkesi bünyesinde faaliyete geçirdik. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak; Tarım ve Orman Bakanlığımızla etkin bir işbirliği gerçekleştirerek GAP bölgemizin tarımsal üretim kapasitesini ve sürdürülebilirliği yükseltmek üzere teknolojik kabiliyetlerimizi harekete geçirdik. GAP Bölgesinde Hassas Tarım ve Sürdürülebilir Uygulamaların Yaygınlaştırılması Projemizin ilk fazında uydu görüntüleri ve hiperspektral bir kamerayla elde ettiğimiz uçuş görüntüleriyle hassas tarım çalışmaları için zengin bir veri seti oluşturduk. Elde ettiğimiz veriler ışığında; Çiftçimizin alın terini teknolojinin gücüyle buluşturacak, toprağın dilini konuşacak, bereketinin sırrını çözecek yerli ve milli yazılımımız GAP Hasas’ı hayata geçirdik. Hassas tarımın sahada uygulanmasını kolaylaştırılacak e-Devlet Platformuna entegre olan yenilikçi ara yüzü tamamlayarak ağustos sonu itibarıyla üreticilerimizin hizmetine sunduk. Artık çiftçilerimiz tarlada ilave bir donanım kullanmadan doğru hasat tarihini, kullanmaları gereken gübre miktarlarını bu yazılım üzerinden belirleyebilme imkanına sahipler. Çiftçimize artık doğanın sesi değil, teknolojinin sunduğu imkanlar da rehberlik edecek. Yaklaşık 200 bin dekar alanın uydu görüntüleriyle izlenerek çiftçilerimizin önümüzdeki dönemde aktif olarak kullanacağı karar destek mekanizması oluşturma çalışmalarına da başladık. Ayrıca Kurduğumuz GAP Hassas Tarım Projesi Füzyon Merkezi ile de; çiftçilerimizin tarımsal üretimde teknolojiyi daha etkin kullanmalarına rehberlik edecek danışmanları eğitiyoruz. Biz bölgemizin bereketini artıracak, bu kıymetli kadim toprakları geleceğin üretim merkezi yapacak tüm projeleri, programları kararlılıkla hayata geçirmeye devam edeceğiz. Bildiğiniz üzere, sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde GAP Bölgemizde hükümetlerimiz döneminde iki önemli Eylem Planını başarıyla uyguladık. Önümüzdeki süreçte sulama hedeflerine ulaşmamızı sağlayacak, sürdürülebilir ve akıllı tarım uygulamalarını yaygınlaştıracak, bölge tarımının gelecek nesilleri de besleyecek şekilde bölgenin kalkınmasında itici unsur olmasına imkan tanıyacak, kırsalda ekonomik katma değer yaratacak ve bölgeyi turizm çekim merkezi yapacak yeni bir eylem planının da uygulanacağı müjdesini buradan vermek istiyorum. İnşallah Ekonomi Koordinasyon Kurulu olarak yakın bir zamanda sayın Cumhurbaşkanı yardımcımızın başkanlığında Şanlıurfa’da tüm sektör paydaşları ile bir araya geleceğiz. 2024-2028 GAP Eylem Planı’nın detaylarını kamuoyuyla paylaşacağız. Önümüzdeki dönemde devreye alacağımız Yerel Kalkınma Hamlesi Teşvik Programıyla GAP Bölgemizin her bir şehrini nitelikli yatırımlarla buluşturacağız. Program kapsamında, bölgemize kalkınma etkisi yüksek yatırımları kazandırmak üzere kapsamlı ve çok boyutlu bir çalışma yürüttük. 9 ilimizin kalkınmasında önemli bir sıçrama oluşturacak toplam yatırım tutarı 11,8 milyar lirayı bulan 36 yatırım başlığını tespit ettik. Destekleyeceğimiz bu nitelikli yatırımların en büyük kazananı kuşkusuz bölge halkımız olacaktır” ifadelerini kullandı.
“PROJELERİMİZ HIZ KESMEDEN SÜRÜYOR”
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı GAP Hassas Tarım 2. Faz Tanıtım töreninde yaptığı konuşmada, “ GAP bölgesi, verimli topraklarıyla gıda arz güvenliğimizin önemli bir merkezi. Bölgenin bu potansiyelini ortaya çıkarmak için son 22 yılda önemli yatırımları hayata geçirdik. GAP bölgesini kapsayan 9 ilimize güçlü bir tarım orman altyapısı kazandırdık. Özellikle DSİ eliyle bölgedeki projelerimiz hız kesmeden sürüyor. GAP eylem planı 10,6 milyon dekar alanın sulamaya açılmasını hedefliyordu. Şu anda bunun üçte ikisini tamamladık. Kalanını da 2032’ye kadar bitirmeyi hedefliyoruz. Fırat ve Dicle alt havzasında yürüttüğümüz bu projelerin bitmesiyle ekonomimiz yıllık 6,7 milyar dolarlık bir kazanç elde edecek. Bununla birlikte, 1,3 milyon kişiye istihdam olanağı sağlanmış olacak. Kırsal kalkınma için yürüttüğümüz IPARD-TKDK desteklerimizden GAP illerimizden daha önce Şanlıurfa, Diyarbakır ve Mardin faydalanıyordu. Avrupa Birliği ile yaptığımız yoğun müzakereler sonucunda; Gaziantep, Kilis, Adıyaman, Şırnak, Siirt ve Batman da artık IPARD desteklerinden faydalanmaya başladı. Bölgenin daha fazla yeşile kavuşması için, yaklaşık 7 milyar lira yatırımla milyonlarca fidanı toprakla buluşturduk. GAP bölgesindeki tarımsal üretim alanlarının korunması amacıyla yaklaşık 18 milyon dekar alana sahip 45 tarımsal ovamızı koruma altına aldık. Bu alanları GIDA ARZ GÜVENLİĞİMİZİN TEMİNATI olarak görüyoruz. GAP bölgesinde üretilen 262 tarım ve gıda ürününün coğrafi işaret almasını sağlayarak MARKALAŞMA YOLUNDA önemli adımlar attık. Bakanlık olarak verdiğimiz destekler ve yaptığımız yatırımlarla GAP bölgesindeki üreticilerimiz, hem modern tarımla buluştu, hem de üretimde verimini artırdı. Son 22 yılda GAP bölgesine sağladığımız yatırımlar ile Bitkisel üretim miktarımız 2 kat, Büyükbaş ve küçükbaş hayvan varlığımız 2 kat, Kanatlı hayvan varlığımız 3 kat, Su ürünleri üretimimiz 9 kat, Bal üretimimiz 7 kat artış gösterdi. Bu sayede GAP bölgesi tarımsal hasılasını 18 yılda 22 kat artırdık. Ayrıca tarımsal ihracatı 56 kat artışla 5,6 milyar dolara çıkardık. Hem ülkemiz hem de GAP bölgemiz için yaptığımız çalışmalar, bugün için yeterli olarak görülebilir, ama yarın için daha çok üretmemiz gerekiyor. Bu nedenle, GAP bölgemizde önümüzdeki dönemde, son 22 yılda yapılandan; daha planlı, daha verimli, daha ekonomik tarımsal üretim yapılması için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Çünkü; içinde bulunduğumuz dönemde, nüfus artışı, göçler, savaşlar, salgın hastalıklar, afetler gibi, hayatı normal seyrinden çıkaran birçok sorunla karşı karşıyayız. Biz, tarım sektörünü de zaman zaman olumsuz etkileyen bu olayları yeni normal olarak tanımlıyoruz. Bu bağlamda, teknoloji ve inovasyonu, yeni normale karşı gıda arz güvenliğimizi sağlamak için önemli argümanlarımız olarak görüyoruz. Üretimde verimi ve kaliteyi artıracak sonuca, teknolojiyi üretimin her safhasına monte ederek ulaşabileceğimizi biliyoruz. Bu minvalde, yaptığımız çalışmalardan bahsetmek istiyorum. Ar-Ge destek programımız kapsamında, tarım sektörü için yapılan Ar-Ge projelerine, 5 milyon liraya kadar destek veriyoruz. Son 17 yıl içerisinde 2 bin 235 proje önerisi aldık. Bu projelerin 483’ü desteklendi. Tarımsal AR-GE’nin sacayağı olan Kamu-Üniversite-Özel Sektör iş birliğini geliştirmek için, enstitülerimizde özel Ar-Ge ofisleri kurduk. Bakanlığımız bünyesinde 3’ü dijital tarım teknolojilerinin de araştırıldığı merkezler olmak üzere, 30 Ar-Ge inovasyon merkezi hizmet veriyor. 11 adet Ar-Ge inovasyon merkezi daha kurmak için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Anadolu coğrafyasının tüm bitkisel ve hayvansal genetik zenginliğini ise tohum gen bankalarında saklıyoruz. hastalıklara toleranslı tohum, fide, fidan gibi üretim materyalleri geliştiriyoruz. Ülkemizde kullanılan sertifikalı tohumların %40’ı Bakanlığımız Ar-Ge birimlerinde geliştirildi. Sebze, meyve ve tarla bitkilerinde; üstün verimli, kaliteli, kuraklığa, soğuğa vehastalıklara toleranslı tohum, fide, fidan gibi üretim materyalleri geliştiriyoruz. Ülkemizde kullanılan sertifikalı tohumların %40’ı Bakanlığımız Ar-Ge birimlerinde geliştirildi ”dedi.