Mersin'in Gülnar ilçesindeki Büyükeceli bölgesinde inşa edilen Akkuyu Nükleer Güç Santrali'nde (NGS) ilk ünitenin yapımı büyük ölçüde tamamlandı. 3 Nisan 2018'de temeli atılan birinci ünitenin devreye alma çalışmaları dört aşamadan oluşuyor ve bu süreçte çeşitli sistem ve bileşenler tek tek kontrol ediliyor.Ön Devreye Alma AşamasıTeknolojik hazırlığın önemli bir göstergesi olarak kabul edilen ön devreye alma aşamasında, ünite sistemleri ve bileşenlerinin tasarımda belirlenen kriterlere uygunluğu doğrulanarak işletmeye hazır duruma getiriliyor. Bu aşama, reaktörün fiziksel olarak çalıştırılmaya hazır olup olmadığının kontrol edilmesi açısından kritik bir öneme sahip.Akkuyu NGS Genel Müdürü Anastasia Zoteeva, ilk ünitede elektrik üretimi için ana devreye alma çalışmalarının tamamlanması gerektiğini belirtti. Zoteeva, 26 Mart'ta yaptığı açıklamada, ünitenin tüm sistemlerinin hazır duruma getirilmesinin önemini vurguladı.Türkiye'nin Elektrik Talebine Büyük KatkıHer biri 1200 megavat kapasiteli toplam 4 reaktörden oluşacak olan Akkuyu NGS'nin birinci ünitesinde bu yıl ilk test elektriğinin üretilmesi hedefleniyor. Birinci ünitenin ardından diğer reaktörlerin de birer yıl arayla devreye alınması planlanıyor.Tam Kapasite ve Gelecek PlanlarıTam kapasite devreye girdiğinde Türkiye'nin elektrik talebinin yüzde 10'unu tek başına karşılayacak olan santralin işletme ömrü 60 yıl olarak planlanıyor ve bu süre 20 yıl daha uzatılabiliyor. Türkiye, Akkuyu NGS'nin yanı sıra Sinop ve Trakya'da da büyük ölçekli nükleer enerji santralleri inşa etmeyi planlıyor. Hedef, 2050 yılına kadar 20 bin megavat kurulu güce ulaşmak.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, geçen hafta Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından yaptığı açıklamada, Akkuyu NGS'de birinci reaktörde inşaatın yüzde 90 oranında tamamlandığını bildirmişti.Gelecek Dönem BeklentileriAkkuyu NGS'nin devreye girmesiyle birlikte Türkiye'nin enerji ihtiyacının önemli bir kısmının karşılanması ve enerji bağımsızlığı yolunda büyük bir adım atılması bekleniyor. Santralin tamamlanması, Türkiye'nin nükleer enerji alanında dünya sahnesinde daha güçlü bir konuma gelmesini sağlayacak.