Gündem

Katliamın Üzerinden 37 Yıl Geçti! Şanlıurfa’da Unutulmadı

Halepçe Katliamının yıldönümü nedeniyle Urfa Emek ve Demokrasi Platformu tarafından kentte basın açıklaması düzenlendi.

Abone Ol

Irak askerleri, 16 Mart 1988 tarihinde Halepçe kentine kimyasal silahlı saldırı düzenledi.

Sabah saatlerinde düzenlenen saldırı sonucunda yaklaşık 5 bin kişi hayatını kaybetti ve 7 bin kişi yaralandı.

Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yapılan inceleme sonucunda saldırıda kullanılan patlayıcılarda hardal gazı, elma kokusu ve türü tespit edilememiş bir sinir gazının kullanıldığı kaydedildi.

37 yıl önce yapılan katliamın izleri halen sürerken; Urfa Emek ve Demokrasi Platformu tarafından katliamın yıldönümünde basın açıklaması düzenlendi. Düzenlenen açıklamaya DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.

Rabia Meydanı'nda yapılan açıklamayı, Urfa Emek ve Demokrasi Platformu adına Şanlıurfa Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Derya Bulgur yaptı.

Bulgur, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Bugün 16 Mart Halepçe Katliamı olarak adlandırılan ancak Saddam Hüseyin rejiminin Irak Kürdistanı’nda Enfal Operasyonu kapsamında başta Halepçe olmak üzere Kürt şehirlerinde gerçekleştirdiği soykırımı anma günüdür.

Irak’ta Saddam Hüseyin’in iktidarda olduğu yıllarda ırkçı ve sömürgeci Baas rejimi tarafından Kürtlere karşı asimilasyon ve imha politikaları uygulanmıştır. Kürtleri kadim topraklarından söküp yok etmeyi amaçlayan bu politikalar neticesinde Irak’ta Baas rejimi eliyle 26 Mart 1987 yılından 7 Haziran 1989 yılının sonuna kadar Kürtlere karşı Enfal Harekâtı yürütülmüştür.

Saddam Hüseyin’in yeğeni olan Kimyasal Ali lakaplı Ali Hassan Majit, Irak Devrim Komite Konseyi tarafından yetkilendirilerek, Irak’ın Kürtlerden arındırılması hedeflenmişti. Esasında Saddam rejiminin 1983’ten 1991’e kadar geçen sürede Kürtlere karşı sürdürdüğü arındırma politikası sonucunda iki yüz binden fazla Kürt katledilmiştir.

Enfal Harekâtı kapsamında Kürtlere yönelik kimyasal silah kullanma, toplu infaz, havadan bombalama ve yerinden göçertme gibi acımasız yöntemlere başvurulmuş ve bunun sonucunda 4.500 köy yakılıp yıkılmış, 1 milyondan fazla kişi mülteci durumuna düşmüştür.

Enfal Harekatı’yla birlikte Halepçe’de bulunan binlerce okul, cami, hastane ve kilise ortadan kaldırılırken, 16 Mart 1988’de dünyanın gözleri önünde tarihin en acımasız soykırımlarından birine imza atılmıştır. Çünkü Halepçe’de yaşayan Kürtleri tamamen ortadan kaldırılmasının amaçlandığı saldırılarda zehirli gazlar kullanılmak suretiyle tarihin en ağır sivil katliamlarından biri gerçekleştirilmiştir.

Tarihe “Halepçe Katliamı” olarak geçen bu saldırı sonucunda 5 binden fazla Kürt katledilmiş ve 10 binden fazla kişi de yaralanmıştır. Bunun yanında Halepçe ve çevresine kimyasal silahlarla saldırılmasından dolayı bugüne kadar 43 bin 753 kişinin öldüğü, 61 binden fazla kişinin de sakat kaldığı tahmin edilmektedir.

Halepçe’nin acısı dinmemişken IŞİD/DAİŞ isimli çete yapılanması tarafından Ağustos 2014’te Irak’ın Şengal Bölgesi’nde bulunan Ezidi Kürtlere yönelik soykırım saldırısı yapılmış, binlerce Kürt kadını kaçırılıp katledilmiş ve köle olarak satılmıştır.

Kaçırılan Ezidiler'i Kurtarma Ofisi’nin son yaptığı açıklamalara göre; Sincar’a düzenlenen saldırılarda en az 5000 kişi öldürüldü. Ezidiler’in gömüldüğü 96 toplu mezar tespit edildi. Saldırıda 3548’i erkek, 2869’u kadın toplam 6417 kişinin kaçırıldı. Halen 2558 Ezidi’nin kayıp olduğu öğrenilmiştir. IŞİD/DAİŞ bununla da yetinmemiş, Irak’ta bulunan başta Kürtler olmak üzere kendi mezhebinden olmayan herkese saldırmıştır.”