Çocuklar sevgi doludurlar. Masumiyetleri, daha çok, hisleri ve kalpleri ile hareket etmelerinden, kişiliklerinin bozulmamış olmasından kaynaklanır.

   Çocuklar sevgi doludurlar. Masumiyetleri, daha çok, hisleri ve kalpleri ile hareket etmelerinden, kişiliklerinin bozulmamış olmasından kaynaklanır. Onlar, çoğunlukla büyüklerin doğru davrandıklarını ve en doğruyu bildiklerini düşünürler. Büyüklerin de kusurlarının olduğunu ancak büyüdüklerinde anlarlar. Çocukların hisleri kuvvetlidir ancak kandırılmaları son derece kolaydır.

   Çoğu kez onlar, dünyanın acı yönlerinin tam anlamıyla farkında değildirler. Bu yönleri bize cazip gelir. Zaman zaman ‘keşke çocuk olsak’ diye söyleniriz. Ancak şu var ki çocukların acımasız yönleri de vardır. Kendi çevrelerindekinden farklı birisini gördüklerinde incitici şekilde dalga geçerler. Şişman, sakat, mecnun v.b. farklı olan insanları veya sevmedikleri çocukları kolaylıkla dışlar ve onlarla alay edebilirler. Hayvanlara taş atanlar, kuyulara kedi atanlar, kuşları öldürenler de bunlara örnektir. Büyükler olayların farkındadırlar ama olanları isimlendiremezler. Küçüklerin, kendi aralarında da durum farklı değildir. Diğer çocukların acımasızlığından dolayı çabucak büyümek isteyen nice çocuklar mevcuttur. Bu acımasızlıklar, iyi diyebileceğimiz çocuklar tarafından da yapılabilmektedir. Aslında bu davranışlar, bir bakıma onların bilinçsiz olmalarından kaynaklanır.

   Çocuklar, küçük yaşlarda iken dünyanın merkezinde olduklarını düşünürler. Bu düşünce ile çoğu konularda büyüklerine kök söktürürler. Kendilerinden başkalarının istek ve anlayışlarının önemli olduğunu sezinleyemezler.

   Eskiden çocukların farklı bir yaşam tarzları vardı. Günümüzde bu tarz oldukça değişmiş durumda. Onları yoran, daha kaliteli oyunlar oynarlarken şimdi ezbere oynadıkları dijital oyunları var. Belki zekalarını kullanmayı daha iyi biliyorlar ama çok sağlıklı yetiştikleri söylenemez. Eskilerin kırmızı yanaklı sağlıklı çocukları, şimdilerde kolay hastalanan veya obeziteye yakalanmış bir konumdalar. Artık, sokak oyunları zor elde edebildikleri bir şey. Aileler onları sokağa veya dışarıya gönderirken en az iki defa düşünmek zorundalar. Eskilerin kısıtsız büyüyen çocukları ve şimdinin tedbir amaçlı sınırlandırılan çocukları… İkisi arasında kıyaslama yapmak çok da kolay değil.

VARLIKLI AMA MUTSUZ ÇOCUKLAR

   İmkanların fazla olmasına rağmen, çocuklar günümüzde daha mutlu değiller. Belki de mutsuzlukları, imkan fazlalığı yüzünden.’ Toplumdaki kısıtlı imkanlar mutluluğu arttırıyor.’ diyebilir miyiz bilmiyorum. Ancak eski çocukların ve büyüklerin durumu, tam anlamıyla böyle. Kısıtlı imkanlar, paylaşmayı ve samimiyeti de beraberinde getirmişler. Belki de mutlu olamayan, birbirine güvenemeyen dahiler yetişmekte günümüzde.

   Önemli bir husus ta; çocukların büyüme sürecinde, toplumun onlara biçim vermeye çalışması. Aksi taktirde suç makineleri, uyumsuz, vasıfsız veya kötü nitelikli insanlar yetişebilir. Gerçi toplumun şekillendirme yöntemi ‘ne kadar sağlıklı’ tartışılır. 

   Çocuklar, istedikleri her şeye ulaşabileceklerini düşünürler; çünkü hayal ile gerçeği birbirine karıştırırlar ve de enerji doludurlar. Bu aslında geleceği inşa edecek olan enerjidir.

   Bazı çocuklar diğerlerinden farklıdır. Bunlar amaçlarına daha rahat ulaşır veya başka özellikleri ile sivrilebilir. Büyüyünce de farklı kategoride yer alırlar. Büyük adamlar da içlerindeki çocuğu çok iyi muhafaza edip, onunla birçok işler başarmışlardır. Bu adamlar, çocukluk enerjilerini ve şevkini kaybetmemişlerdir. ‘Çocukluk saflığını kaybetmeyen adama, büyük adam denir.’ Mencius

   Tabi bu arada, toplum çocuklara şekil verirken birtakım kurbanlar da verilir. Kurbanların bir kısmı maalesef sokak çocuğu olur. Bir kısım kurban yapılan çocuklar da çok yeteneklidirler. Sıra dışılıkları nedeni ile yadırganır ve baskı altında kalırlar. Toplum bunların kıymetini bilmediğinden, üstün nitelikli özellikleri ile deforme olurlar. Bu çocuklara fırsat tanınmaz ve toplumun sıradanlığı içinde kaybolup giderler.

   Nitekim çocukların çok karmaşık bir dünyaları vardır. Bize göre, eğlence içinde geçen zamanları, onları zorluyor olabilir. Kendileri de arkadaşlarına hayvanlara veya bazı büyüklere acımasız davranabilirler. Ancak bu durum onların çocuk olduğunu değiştirmez. Bu küçük adamlar hala masum, sevgi dolu ve oyunbazdırlar.