Osmanlı donanmasının önemli merkezlerinden biri olan Kasımpaşa Askeri Deniz Hastanesi, restorasyonun ardından yeniden Türk donanmasının hizmetine giriyor. 1838 yılında Sultan 2. Mahmut döneminde mimar Adam Tahtaciyan tarafından Bahriye Mektebi olarak inşa edilen bu tarihi yapı, yıllar boyunca Osmanlı donanmasında denizcilerin eğitildiği, ardından ise hastane olarak kullanılan önemli bir merkez oldu.
Askeri Eğitimden Sağlık Hizmetine: Tarihin İzleri
Tarihinde önemli bir dönüm noktası olan yapı, Bahriye Mektebi’nin 1851'de Heybeliada’ya taşınmasının ardından hastaneye dönüştürüldü. Başta Kırım Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı olmak üzere pek çok cephede yaralanan subay ve erlerin tedavi gördüğü hastane, özellikle Çanakkale'den gelen yaralı askerlere şifa dağıttı.
Restorasyon ve Yeniden Donanmanın Hizmetine Dönüş
1929 yılında tersane ve donanmanın Gölcük'e taşınmasıyla hastane binası başka amaçlarla kullanılmaya devam etti. 1937-1939 yılları arasında kapsamlı bir yenileme geçiren yapı, 2003 yılında ameliyathane ve röntgen bölümlerinin yıkılıp yenilenmesiyle yeniden hizmete açıldı.
Hastane, 2016 yılında Sağlık Bakanlığına devredildi ve Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu Şehir Hastanesi’nin ek binası olarak kullanıldı. Ancak 2021 yılında Millî Savunma Bakanlığı tarafından Kuzey Deniz Saha Komutanlığı karargâhı olarak yeniden kullanılmak üzere restorasyon sürecine alındı.
İkinci Etap Çalışmalar Tamamlanmak Üzere
Restorasyon çalışmalarının iki etapta yürütüldüğünü belirten Proje Müdürü Serdar Sarıgül, ilk etapta er yatakhane ve yemekhane binalarının restorasyonunun tamamlandığını ifade etti. İkinci etapta ise D blok ve B blokta yürütülen çalışmaların yüzde 80-95 oranında tamamlandığını belirten Sarıgül, bu yılın sonuna kadar Kuzey Deniz Saha Komutanlığına teslim etmeyi planladıklarını açıkladı.
Tarihi Yapıya Özgünlük Kazandırıldı
Restorasyon sürecinde binanın eski dokusuna uygun çalışmalar yürütüldü. Daha önce kapatılan özgün sütunlar ve başlıklar yeniden gün yüzüne çıkarılarak onarıldı. Yapının depreme dayanıklılığı için çelik güçlendirme işlemleri uygulandı ve cephe restorasyonu yapılarak, özgün taş dokuları ön plana çıkarıldı.
Proje Müdürü Sarıgül, bu tarihi yapının geçmişine saygı gösterilerek gelecek nesillere aktarılması için İstanbul Valiliği ile ortak çalışmalarını sürdürdüklerini vurguladı.