Tüm dünyanın severek tükettiği Türk kahvesi Osmanlı döneminden bu yana birinciliğini daima korumayı başarıyor.
Türklerin olmazsa olmazı olan Türk kahvesi misafirlere ikram edilerek 40 yıllık hatırını koruyor.
Misafirlikte, ofislerde, toplantılarda ve en önemlisi kız isteme gününün başrolünde olan Türk kahvesi herkesin vazgeçilmezi haline geliyor.
Yurtdışından getirilerek öğütülen Türk kahvesi Osmanlı döneminden gelen pişirme tekniği ile Türk kahvesi adını alıyor ve yüzyıllardır hiç değişmeyen pişirme tekniği onu benzersiz ve eşsiz kılıyor.
16.yüzyıldan günümüze kadar dayanan Türk kahvesi 481 yıldır herkesin vazgeçilmezi haline gelmiş durumda.
“Türk kahvesinin 40 yılık hatırı vardır”
Burada tüm kahve çeşitlerini bulunduruyoruz diyen Fırat Doney. “Kendi özel specıal kahvemizde mevcuttur. Türk kahvemizin özellikleri zihni açar hazımsızlığa çok çok iyi gelir ve benim kendim üretmiş olduğum tekerlemeyle rızkı açar, kısmeti genişletir, A,B,C,D,X,Y,Z vitamini içerir, gribe, nezleye, soğuk algınlığına, saç dökülmesine bire bir, şişmanları zayıflatır, zayıfları şişmanlatır.” sözlerini sarf etti.
“Osmanlı zamanında pişirme tekniği”
“Kahvenin ana maddesi bildiğimiz gibi kahve çekirdeğidir. Ve buda Brezilyadan, Etiyopya’dan ve Mısır, Machu Picchu bu bölgelerden gelen bir çeşittir ve kahve pişirilmesi tekniği sebebiyle Türk kahvesi adını almıştır, bundan dolayı Türk kahvesi deriz yoksa kahve Türkiye’de yetişmez yurtdışından gelir ama Osmanlı zamanında pişirme tekniği sebebiyle Türk kahvesi unvanını almıştır.” diye belirtti.
“40 yılık hatırı vardır”
“Türk kahvesi eski zamanlarda çok kıymetli, en kıymetli misafirlere ikram edilir bundan dolayı 40 yılık hatırı vardır. Ben bir dostuma ahbabıma ikram ederim benim onda bir hatırım, rızam, gönülüm vardır.” İfadelerini kullandı.
“kafein miktarı en az olan kahvedir”
“Türk kahvesi üzerindeki köpüğü sebebiyle uzun süre sıcak kalıyor ve telvesi süzülmeyen tek kahve çeşididir ve telve kendiliğinden dibe çöktüğü için kafein miktarı en az olan kahvedir. Burada siz kahve içtiğiniz zaman aslında kahve kendiliğinden süzülüyor ve sizde kahvenin özünü alıyorsunuz ve telvesini içmediğiniz için vücuda aşırı şekilde kafein aktarımı olmuyor. Türk kahvesini gönül rahatlığıyla tüketebilirsiniz, aynı zamanda kalp rahatsızlığı olanlar daha minimal daha az miktarda ve doktorun bilgisi dâhilinde tüketmelerini tavsiye ediyoruz.” diye konuştu.
“Tüm damak tatlarına hitap eder”
“Türk kahvesinin 3 çeşide ayrılır az kavrulmuş, orta kavrulmuş, koyu kavrulmuş ve çifte kavrulmuş bizim kahvemiz orta kavrulmuş ve tüm damak tatlarına hitap eder çünkü biz çift kavrulmuş ve çifte kavrulmuş kahveyi biz tavsiye etmiyoruz çünkü uzun süre kavrulduktan sonra tekrar cezvede pişirme aşaması olduğu için bunana sebeptir ki yanık kokusu gelmeye başlar buda acımtırak tadını verir, aynı zamanda Türk kahvesini cezvede pişirdiğiniz zaman aldığınız lezzeti otomatik makinalarda almazsınız bundan sebep Urfa ağzıyla şöyleyim hazveda taşı, küçük küçük kömür parçacıkların ateşinde, kumda veya tüp ateşinde kahveyi pişirirseniz cezvede çok çok daha lezzetli kahve tüketebilirsiniz. Buradan tüm vatandaşlarımız Türk kahvesi ikram ediyoruz ve hepinizi Şanlıurfa’ya bekliyoruz.” Sözlerini kullandı.