Fiyatları, Türkiye'nin de dahil olduğu Akdeniz piyasasındaki işlenmiş ürün fiyatlarının ortalaması ile dolar kurundaki değişiklikler baz alınarak rafineriler tarafından hesaplanıyor.
Hesaplanma sonucunda dağıtım firmalarınca uygulanan fiyatlar, rekabet ve serbesti nedeniyle şirketler ve kentlere göre küçük değişiklikler gösterebiliyor.
Bizde urfanatik gazetesi olarak ardı arda gelen zamlar sonrası vatandaşa sorduk, bu fiyatlar cep yakıyor mu?
“PETROLÜN ANA YATAĞI TÜRKİYE”
Her anlamda zengin bir ülkeyiz ama kullanamıyoruz diyen Mehmet Demir: ”İşim dolayısıyla araç kullanıyoruz, elimiz ayağımız olmuş vaziyette zam gelmesi doğru değil. Petrolün ana yatağı Türkiye’dir, yeterli değilse çevre ülkelerden ihraç edilebilir. Yer altı zenginliklerimizi doğru şekilde kullanmamız lazım, diğer ülkelere göre daha zenginiz ama kullanamıyoruz. Lütfen artık kullanmaya başlayalım ve bu zamlardan kurtulalım. “ Diyerek, yetkililere seslendi.
“TÜM DÜNYADA ZAM VAR”
Her şeyi siyasete bağlamanın doğru olmadığını düşünen İbrahim Halil Argan: “Sadece Türkiye’de değil dünyanın her yerinde genel bir zam söz konusu sadece Türkiye’de kriz varmış gibi aksettiriliyor. Sadece iktidar partisini suçlamayalım. Dünya genelinde kuraklık var salgın var herkes gibi bizi de vuruyor, gelen zamlardan kimseyi suçlamıyorum, ben öyle düşünüyorum.” Her şeyden haberdar olduğunu söyledi.
“GELEN ZAMLAR YÜZÜNDEN ARABAMI SATTIM”
Durumun kötüye gittiğinin, bu zammın ilk değil son zam da olamaz diye düşünen, Serdar Yavuz: ”Sadece akaryakıta değil her şeye zam geldi, yıl içerisinde üç dört defa zam geliyor, şuanda marketten bir şey alamıyoruz Urfa’da iş imkanı çok zayıf ve yaşam standartları yüksek önceden çalıştığımız zaman aldığımız paraya değerdi şimdi çalışıyoruz akşama kadar, 70-80 tl eve gelene kadar cebimizde bir şey kalmıyor. En kötü kalite bir sıvı yağ 80 tl’den başlıyor. Akaryakıta gene zam ’da beni ilgilendirmiyor artık borçlardan dolayı satım aracımı, zamlara yetişmek mümkün değil daha da gelecektir diye düşünüyorum.” Deyip durumdan yakındı.
“DOLARA GELEN ZAMDAN SONRA..”
Bu yükselişin dolar ile ilişkisi olduğunu düşünen, Mehmet Şahin Billurcu: ”Dolara zam geldiği için akaryakıt ve diğer ürünlere zam gelmesi kaçınılmaz. Ama akaryakıta gelen zammı eleştirenler neden bu kadar araç var demiyor, trafik araç, dolu ara sokaklar araç dolu, bu demek oluyor ki halk halinden memnun. Yer altı zenginliklerimiz var ama 2023’ e kadar kullanamıyoruz 2023 den sonra Türkiye biraz olsun refaha kavuşur diye umut ediyorum. Ama şöyle bir şey var 2023’ü Türkiye’ye göstermek istemeyen ve içimizde yaşayan hain güçler var ve büyük etkileri var. Devlete hükümete karşı düşmanca davranıyorlar. Türkiye cumhuriyeti her zaman var olsun, içerdeki hainler kahrolsun, vatanımız milletimiz sağ olsun.” Diyerek düşüncelerini belirtti.
“DİYECEK KELİME BULAMIYORUM”
Sistemin tamamıyla değişmesi gerektiğini düşünen, Zeynep Topdemir: ”Gelen zamlarla ilgili diyecek bir kelime bulamıyorum artık, bir devlet memuru eğer evinin önünden arabasını alıp işine gidemiyorsa durum çok vahim. Benim abim banka çalışanı arabasını kapını önüne kilitlemiş işine toplu taşıma ile gidip gelmek zorunda kalıyor. Eğer bir insan çocuğuna bez, mama alamıyorsa en büyük suç bizi yönetenlerindir. Buna birilerinin dur deyip el atması gerekiyor. Bence köklü bir değişikliğe ihtiyacımız var umudumuz bu yönde eğer bu gerçekleşirse bir şeylerin değişeceğine inanıyoruz. Genel olarak bir zam var geçen gün fuara gittim bir kitap 50 tl bu ne demek oluyor? Geçen yıl 25 tl’ aldığım kitap bu yıl 55 tl’ alıyorsam diyecek kelime bulamıyorum.” Yarınlarda endişe duyduğunu söyledi.