İnsanlar yaşadıkları hayatta;
İnsanlar yaşadıkları hayatta;
-Sevgi, saygı, değer görmek ister ,
-Sağlıkla, sıhhatle, huzurla yaşamak ister.
-Sevmek, sevilmek ister.
-Mutlu bir aile, iyi yetiştirilmiş çocuklar iyi arkadaş, dost, akraba, iş, mevki ister. Ve en önemlisi kimseye muhtaç olmadan rahat bir yaşam ister. Ama yaşadığımız döneme bakınca pek'te mümkün görünmüyor gibi.
Çünkü;
-Ne mutlu bir aile
-Ne mükemmel çocuklar
-Ne akraba ,dost, arkadaş
-Ne de iş ve aş konusunda rahat değiller.
Yani anlayacağınız insanlar bir çok şeyden memnun ve mutlu değiller.
Az rahat görünenlere bakıyorsunuz;
-Ya Aile, akraba bağları kopuk.
-Ya Çocukları daha küçük yaşta sorunlu, sinirli ve stresli.
-Ya gençler vurdumduymaz kötü arkadaşlar yüzünden, aile baskısı veya kendilerince istedikleri lüks hayatı yaşayamadıkları için doğru yoldan sapmış durumdalar. Üstelik uyuşturucu batağına kadar sürüklenenler oluyor.
Velhasıl yaşadığımız hayattan beklediğimiz güzellikleri bir türlü bulamıyoruz. Yani kısacası kuranda'da denildiği üzere “la rehetti fi dünya” yani dünyada rahat yok. Sadece bazıları rahat ettiklerini düşünürler oda sadece bir yanılgıdan ibaret maalesef. Aslında doğruda da yanlışta da herkesin payı var. Ama kimse üzerine alınmadığı için sıkıntılar bitmiyor. Ve toplumun her kesiminde huzursuzluk var.
Oysa misafir olarak geldiğimiz bu dünyada misafir adabında olup o şekilde gideceğimiz düşünsek ve o şekilde davransak sorun kendiliğinden çözülecek ama o bilinci biz kaybettik.
Sonuç olarak yanlışları düzelterek yeniden o çok istediğimiz sağlıklı yaşamı inşa etmek bizim elimizde. Üstelik zaman geçmeden bunu yapmak için acele etmeliyiz. Çünkü bizi beklemeyen tek şeyin zaman olduğunu hatırlatıyor ve sağlıklı günler diliyorum.