Her geçen gün artan madde bağımlılığı kullanma oranı önüne bir türlü geçilmiyor. Ve madde kullanımı Şanlıurfa'da da artış gösteren tehlikeli bir işleyiş haline geldi. Emniyet güçleri ne kadar bununla mücadele etse de insanlar...
Her geçen gün artan madde bağımlılığı kullanma oranı önüne bir türlü geçilmiyor. Ve madde kullanımı Şanlıurfa’da da artış gösteren tehlikeli bir işleyiş haline geldi. Emniyet güçleri ne kadar bununla mücadele etse de insanlar ders almıyor. Peki, bunun önüne geçmek için neler yapılmalıdır? Bende en büyük mücadele halkla olur, insanlar kendi mahallelerinde ve sokaklarında madde kullanan ve satan kişilerle mücadele etmesi lazım. Bir insan bir toplumu bir toplum bir insanı değiştirebilecek kapasiteye sahiptir. Bu tür olayları gören vatandaşların “aman bana ne bana bulaşmadıkça beni ilgilendirmez” dememelidir. Çünkü gün gelir onu değil de çocuklarını veya torunların yakalayabilir. Bundan dolayı bir şehirde yaşayan vatandaşlar buna karşı çok duyarlı olmalıdır. Herkesin toplum için gelecek için çalışması lazım. Severek isteyerek ve bir hedef görerek ilerletmesi lazım. Yani demem o ki bu tür olayları engellemek şehri yönetenler veya emniyet güçlerinin işi değildir.
Örneğin özellikle Urfa’da gözüme çarpan bir uygulama çok hoşuma gitti. Şanlıurfa’da birçok mahalle sokaklarına veya caddelerine astıkları madde bağımlılığına karşı pankartlalar bunu engellemeye çalışıyor. Çok farklı sözlerin ve cümlelerin olduğu bu pankartlar ister istemez mahallede yaşayan bütün herkesi bu konuda duyarlı olmaya itmişti. Hata içen ve satanları bile etkilediğini düşünüyorum. İşte bizim bu tür çalışmalar yapmamız lazım, kendi geleceğimizi en iyi şekilde yetiştirmek adına ve onların daha güzel geleceğe sahip olmasına adına böyle çalışmalara destek ve katkıda bulunmamız lazım.
Gençlerin hızlı hayata atılmaları ve hızlı yaşamalarından dolayı birçok şeyi düşünmeksizin hayatına katıyor. Bunların başında da madde kullanımı daha çok arkadaşa bakarak, özenti bir şekilde bulaşıyorlar. Belki birçoğu daha sonra pişman oluyor ama bırakmak o kadar da kolay olmuyor.
Geleceğimizin tehlike altında olmaması, daha parlak fikirlerin oluşması ve ülkemizi daha aydınlık geleceklere taşımak için aydın işlerle gençlere öncülük etmemiz lazım, iş imkânları sağlamamız lazım, eğitimlerinde en kaliteli bilgiyi aktarmamız lazım, herkesi bilgili olduğu alanda yetiştirip ellerinde tutup kötü alışkanlıklardan alıkoyalım. Peki, bunu kim yapar? Bunu siyasiler, iş adamları, iktidar partisi, yerel yönetimler yapar. Bir şehir ekonomik alanda ne kadar ilerde olsa o şehirde kötü alışkanlıklar az olur. Yaşam standarttı yüksek yerler de yaşayan insanlar daha farklı yetişirler bundandır ki daha çok kenar mahallede yaşayan gençler bu tür pisliklere bulaşıyor. Bizde elimizden geleni yapmamız lazım, bu mahallelerde yaşayan gençlere önem vermemiz lazım o parlak ve ileriyi gören fikirlere sahip çıkmamız lazım ki geleceğimiz sağlam olsun. Geriye gitmek yerine sürekli ilelebet hedefimiz daima ilerisi oldun.