Yeni yıla zam yağmurlarıyla girdik. Türk lirası değer kaybında, hayat pahalılığı almış başını gidiyor.
Yeni yıla zam yağmurlarıyla girdik. Türk lirası değer kaybında, hayat pahalılığı almış başını gidiyor.
Günden güne artan en başta gıdaya, giyime, ulaşıma, yakıta, konutlara, ve ilaçlara çok büyük artışlar gelmektedir. Geliri az olan insanlar ve emekliler kara kara düşünmeye başladılar.
Asgari ücret artınca ne olacak ki, bu zamların karşısında alınan bu asgari ücret bile yetmiyor.
Marketler 24 saat geçmeden reyon etiketlerini değiştiriyor bir gün önce aldığımız bir ürün bir gün sonrasında zamlandığını görüyoruz.
Konutlar da öylesine ev almak hayalini bırakıp kirayı nasıl ödeyecekler diye millet düşünüyor.
Tabii ki bu zamları fırsat bilen fırsatçılar da ayrı bir sorun eski mallarını iki, üç katına satanlarda var. Buda demek oluyor ‘ki "Rabbena hep bana"
Düşünüyorum da bu hayat pahalılığında nasıl olacak. Bu işin içinden nasıl çıkılacak merak ediyorum. Adeta bir dokununca bin ah işitiyoruz.
Sonra insanlarda hoş görü bitti. Zor durumda olan insana destek olacağına köstek oluyorlar. Ne ki vursak, ne ki koparsak düşüncesindeler. Böyle olunca toplumda şiddet, haksızlık çoğalacak. Belki de gayrimeşru işlere baş vurulacak. Bu sıkıntılar nasıl bitecek diye merak ediyorum. Çünkü gün geçtikçe hayat daha da zorlaşıyor. Menfaatin, hırsın, bencilliğin olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Allah sonumuzu iyi etsin inşallah.
Sevgiyle kalın.