Toplumda Obezite ve ilişkili hastalıklar arttıkça alternatif tedavi ve beslenme şekillerine ilgi de artıyor. Son zamanlarda hastalarımızın en çok orduğu konulardan birisi de glutensiz diyet.

Toplumda Obezite ve ilişkili hastalıklar arttıkça alternatif tedavi ve beslenme şekillerine ilgi de artıyor. Son zamanlarda hastalarımızın en çok orduğu konulardan birisi de glutensiz diyet.

Tabii ki toplumun genel olarak %1'ini oluşturan Çölyak Hastaları veya çölyak dışı gluten hassasiyeti olanlar bu tür bir beslenme yapmak zorundalar. Peki bu iki hastalık dışındakiler glutensiz beslenirse ne olur?

   Şimdiye kadar elimizdeki bilimsel verilere göre glutensiz diyetin olası faydalarından çok zararı var. Bu tür diyet uygulayan yüz binden fazla kişinin verilerinin incelendiği ve 2017 yılında yayınlanan bir çalışmaya göre sofranızdan gluteni kaldırdığınızda kalp hastası olma riskiniz azalmıyor, tam tersine artıyor. Glutensiz beslenenlerde kalp hastalığı riskinde görülen bu hafif artış muhtemelen kalbe yararlı tam tahılların tüketilmemesine bağlı.

   Glutensiz diyetle beslenenlerde görülen bir başka sağlık problemi ise önemli besin maddelerindeki eksikliğe bağlı gelişen beslenme yetersizlikleri. Bu tür beslenme programı uygulayan hastalarda folik asit, B12 vitamini, D vitamini, kalsiyum, demir, çinko ve magnesyum eksikliklerine sıkça rastlanıyor.

Günlük lifli gıda ihtiyacımızın önemli bir kısmını tahıllardan karşılıyoruz. Lifli beslenme ise özellikle kalın barsak kanseri ve kalp hastalıklarından koruyor. Glutensiz diyet uygulayan kişilerde bu durum da önemli sıkıntılara yol açıyor.

   Glutensiz diyette ön planda tüketilen besinlerin glisemik yükü genel olarak yüksek. Buna bağlı olarak da bu tür diyet uygulayanlarda obezite ve metabolik sendrom riski artabiliyor. Çünkü daha az gluten; daha fazla şeker, daha fazla yağ ve daha fazla kalori demek!

Başta arsenik olmak üzere civa, kurşun ve kadmiyum gibi bazı zararlı ağır metallerin kan düzeyi de bu insanlarda yüksek bulunmuş. Glutenden uzak durmak adına özellikle pirinç ve deniz ürünlerini fazla tüketen bu insanlarda özellikle kan arsenik düzeyleri toksik yani zehirleyici düzeylerde bulunmuş.

   Peki Atkins, Dukan gibi popüler diyetlerin çöpe gittiği bir dönemde neden Akdeniz diyeti ön plana gelmez de Glutensiz diyet gibi bilimsel temeli olmayan bir beslenme şekli meşhur olur? Sorunun cevabı tamamen "duygusal" yani ekonomik. Glutensiz besin üreten firmaların reklamı söz konusu. Glutenli bir beslenmeye göre 2-4 kat daha pahalı glutensiz ürünler. Oysa sağlığa çok daha faydalı olduğu ispatlanmış olan Akdeniz mutfağının salatalık, zeytin gibi ürünlerinin arkasında büyük firmalar yok.

GIDANIZ İLACINIZ, İLACINIZ GIDANIZ OLSUN