Her işgalin, savaşın, saldırının, terör olayının ve ülkeler arasındaki sürtüşmelerin olumsuz etkileri eylemlerle alakası olmayan ülkeler üzerinde bile hissedilmekte.
Her işgalin, savaşın, saldırının, terör olayının ve ülkeler arasındaki sürtüşmelerin olumsuz etkileri eylemlerle alakası olmayan ülkeler üzerinde bile hissedilmekte. Irak, Suriye ve şimdi de Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın etkilerini tabii olarak hissetmekteyiz. Dünya ve ülkemiz üzerindeki olumsuz etkilerini yazmak için matematiksel formüllere, istatistik verilerine gerek yok. Ülkemiz adeta zam yağmuruna tutulmuş gibi. Fiyatlar mütemediyen artmakta. Özellikle petrol fiyatlarındaki artış, hemen hemen tüm sektörlere etki etmekte.
Bu tür durumlarda ilk önce sığınmalar gözlenmekte. Daha sonra sığınmacıların, sığındıkları ülkelerde meydana gelen çeşitli olaylar. Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş her yönüyle tüm dünyayı etkiledi. Her iki ülkenin özellikle ekonomi alanında aldığı kararlar bu ülkelerle ticaret yapan ülke ve şirketleri olumsuz olarak etkiledi. Ülkemiz de bu savaştan olumsuz olarak etkilenmekte. Savaş öncesinde de ekonomisi zaten iç açıcı olmayan ülkemiz savaşın etkilerini en derin hisseden ülkelerden birisi. Bugün döviz kurundaki yükselmenin ve alım gücündeki azalmanın tamamını bu savaşa bağlamak doğru değil. Bugünkü gidişat bize döviz kurunun daha fazla artması ve enflasyon olarak kat kat geri dönmeye devam edecek.
Yoğun gündem arasında gözlerden kaçan bir hususu da dile getirmek istiyorum. Bilindiği üzere Mersin’ de ülkemizin ilk nükleer santrali olan Akkuyu Nükleer Santralinin inşaatına yıllar önce başlandı. Yap, işlet, devret modeliyle yapılan bu santral Rusya tarafından finanse edilmekte. 2023 yılında ilk reaktörün faaliyete geçmesi öngörülmekte. Meydana çıkan bu savaş santral inşaatının devam ettirilmesini etkiler mi? Savaşın daha ne kadar süreceği öngörülemiyor. Savaşın devam ettiği her geçen gün etkilerini daha fazla hissedeceğimiz aşikâr.
Sanırım müzakerelerden sonuç alındığı açıklansa bile bir süre daha olumsuz etkileri devam edecektir. Belki yaralar kapanır zamanla ama yaraların izleri kalır.
