\nHaberlere bakıyorum. Gün geçmiyor ki dehşet verici olaylar yaşanmasın. Sonra biz ne zaman bu duruma geldik diye üzülüyorum. Örneğin Kız çocuğu annesini öldürüp bununla da kalmayıp parçalara ayırıp evinde saklıyor.

Haberlere bakıyorum. Gün geçmiyor ki dehşet verici olaylar yaşanmasın. Sonra biz ne zaman bu duruma geldik diye üzülüyorum. Örneğin Kız çocuğu annesini öldürüp bununla da kalmayıp parçalara ayırıp evinde saklıyor.

Deniz kenarında oturun bir gence oradan geçen bir adam neden bana bakıyorsun deyip ona saldırıp denize atması ve gencin ölümüne sebep olması.

Sosyal medyada tanışanlar adam veya kadın evli yasak ilişkiler sonu ölümle bitiyor.

Evli kadınlar evini çoluğunu, çocuğunu bırakıp başka bir adama kaçıyor.

Silahlar, bıçaklar gündüz gözüyle insanları hedef alıp hayatlarına son veriyorlar.

Hayvanları katlediliyor  ve bunun gibi insanlık dışı haberleri hep izliyoruz.

Yardımlaşma derneğindeki bir kadın yardım eden ve muhtaç olanlarla alay ediyor. insanlarla Üstelik devletin  koltuğuna oturmuş vaziyette. Ve hepimizde hayretler içerisinde izliyoruz.

Sahi insanlık nereye gidiyor?

Bu kadar mı kansız, vicdansız, korkusuz, acımasız oldu.

insan insana bunu neden yapıyor ve gün geçtikçe de daha da kötüye gidiyor. Ne güven kaldı. Ne sevgi kaldı. Ne de sadakat. Hani düşünürün dediği; yer yüzünün en değerli varlığı insandır ama bozulunca en tehlikeli yaratık olan yine insandır. Sözünü doğrular gibi  insanlar kötülük yapmakta yarışır duruma gelmişler. Ama nereye kadar. Oda belli ama hala insanlar bundan ders çıkaramayacak kadar kendilerinden geçmiş durumdalar. Bakın dünyada her fikrin, her görüşün ve her buluşun bir yanlışı var.

Yanlışı olmayan iki kelime:

Allah ve Resulü.

Gelin bu günden başlayarak doğruları yapmaya başlayalım.

Nasıl mı ?

Sadece

Gökyüzünü kuşlar gibi

Toprağı ağaçlar gibi,

Birbirimizi çocuklar gibi  sevelim ki; Adımız insan yaşantımız insanca olsun diyor.  Sağlıklı, mutlu ve huzurlu gün ve yarınlarda buluşmak ümidiyle diyorum.