\nBir insan neyi nesil yetişeceği konusunda kafasına taktımı mutlaka yerine getirir. İbadet her Müslümanın yapacağı şeydir. Ama kimileri ibadeti bırakın ne yaptığını görünce şaşıp kalıyoruz. İşte size günümüzden yaşanmış bir örnek.
Bir insan neyi nesil yetişeceği konusunda kafasına taktımı mutlaka yerine getirir. İbadet her Müslümanın yapacağı şeydir. Ama kimileri ibadeti bırakın ne yaptığını görünce şaşıp kalıyoruz. İşte size günümüzden yaşanmış bir örnek.
Salihlerden biri anlatıyor: Bir defasında tavaf esnasında salihlerden Semnûn Mecnun’u (rahmetullahi aleyh) gördüm. Sallanarak yürüyordu. Elinden tuttum ve kendisine: “Ya Şeyh! Allah katındaki bu dereceye ulaşmayı”nasıl başardın, seni o mertebeye ne ulaştırdı? Bana söyler misin?” diye sordum.
Semnun bu sözlerimi duyunca bir an kendinden geçti. Kendine gelince bana şöyle dedi: “Ey kardeş, şu dört özelliği kendime şiar edindim, bunları özenle yerine getirdim: İçimde diri olan şeyi öldürdüm. O şey nefsin isteğidir. Ölü olan şeyi de canlandırdım. O ölü olan da kalptir. Bana gaip olan, göremediğim şey için hazırlık yaptım. O ahiretteki kısmetimdir. Yanımda hazır olan şeyleri de yok ettim, Allah yolunda harcadım. O da dünyadaki nasibimdir.
Yanımda fani olanı baki, kalıcı kıldım. O, takvadır. Yanımda kalıcı olanı ise fanileştirdim, yok ettim. O da nefsin istek ve arzularıdır. İnsanların uzak durduğu Mevlâ’nın emirlerine yakın durdum, onları yapmaya gayret ettim. İnsanların yakın durup beğendikleri şeyleri de terk ettim.”