Geçenlerde hastaneye gittim. Adım atmayı geçin nefes almanın bile mümkün olmadığı bir ortamda görevlinin insanlara nahoş tavırlarına şahit oldum

Geçenlerde hastaneye gittim. Adım atmayı geçin nefes almanın bile mümkün olmadığı bir ortamda görevlinin insanlara nahoş tavırlarına şahit oldum. Saf ve yaşlı bir vatandaş çok hasta olduğunu, ayakta duramadığını ifade etmeye çalışsa da; görevlinin yüksek sesle ve azarlayarak “kendin gelebildiysen bir şeyin yoktur “ demez mi !

Müdahale etmeye çalıştım. Devlet sana bu maaşı insanlara yardımcı olman için veriyor dedim. Bu yaşlıya daha güzel cevap verebilirdin dememle güvenliğin yanı başımda bitivermesi bir oldu. Güvenliği gören görevlimiz coştukça coştu. Şikayet ederim dedim. Git kime şikayet ediyorsan et diye birde restini çekti. Sonra anladım ki bayağı hatırı sayılır bir torpile sahipmiş bu görevlimiz. Liyakatsız personel alımının sonuçları da bundan farklı olamazdı zaten.  Anlayacağınız başkasının kötü muameleye maruz kalmasına razı gelmediğimiz için suçlu bile ilan edilecek noktaya geldik. Herkese bu durumu  anlatamayacağımıza göre de “böyle gelmiş böyle gider” diyerek tedavi olmadan oradan ayrıldım.

Yolda kendi kendime muhasebe yaptım. Allahtan ölmeyecek gibi yaşamaya koşanlara "dur" diyen bir ölüm levhası var. Üstelik  hayallere karşı yürütmeyi durdurma kararı veren ve sonu çıkmaz sokak olan. Bunu bilmelerine rağmen insanoğlu ne ıslah oldu. Ne ders aldı. Ne de hırslarından ve ihtiraslarından vazgeçti. Galiba bu yüzden bazı insanlarda olmayan şeyleri sıralarsak sayfalar yetmez. Belli ki bu kafayla ben nerde yanlış yaptım veya yapıyorum demedikleri içinde  böylesine "dramatik sonuçlar" bitmez.

Peki ne yapmalı ?

Herkes insan olarak doğuyor ama devamını getiremiyor.

İyisi mi?

Bedenin içine yürek koymak diye bir gerçek var. Ama  onu da reddediyorlar. Çünkü insanlığın büyüleyici yanını es geçiyorlar. Yoksa   sağlıklı bir yaşam için  mücadele eden insanlara yardımcı olmayı reddetsin ki.

Ama… 

Gün gelir çalan sirenlerle kaçırılan hayatlar arasındaki bağlantısı mutlaka ortaya çıkar.

Sonuç olarak kendinden başka kimseyi düşünmeyip kendi menfaatlerinden başka bir şey bilmeyenler için insanlık duvarına şunu yazıyorum. "Olur ki insanlık  bir gün size lazım olursa göz yaşı musluklarınızı kapatın lütfen. Çünkü istemeye yüzünüz yok sizin”

Sağlıklı günler dileğiyle…