Zaman geçtikçe her şehir her alanda değişiyor. Şanlıurfa’da aynı şekilde gerek kırsaldan aldığı göç gerekse hızlı nüfus artışı nedeniyle kent merkezi hızlı bir şekilde yapılaşıyor.

Zaman geçtikçe her şehir her alanda değişiyor. Şanlıurfa’da aynı şekilde gerek kırsaldan aldığı göç gerekse hızlı nüfus artışı nedeniyle kent merkezi hızlı bir şekilde yapılaşıyor.

Kentteki bu hızlı yapılaşma ciddi anlamda kontrol altında olmalı ve kaçak yapılara karşı kararlı bir duruş sergilenmeli.

    Eğer kaçak yapı ya da çarpık kentleşme konusunda ipler biraz gevşek bırakılırsa bu şehir uzun yıllar sürecek bir yapı ve tapu sorunuyla karşı karşıya kalacak.

    Geçmişten ciddi bir şekilde ders alınmalıdır. Birçok ilçede hala devam eden tapu sorunu, geçmişten kalma bir sorun olup gündemi hala meşgul etmektedir.

Yıllar süren bu tabu sorunları zaman geçtikçe yavaş yavaş çözülüyor ama bu kent her dönem bu gibi sorunlarla uğraşmamalı.

    Şanlıurfa kent merkezinin rahatlaması için eski binaların veya iş yeri merkezlerinin yıkılarak yerine meydan ve ya açık alanların yapılması hem vatandaşlar hem de şehir merkezi için oldukça önemli.

Şanlıurfa, Türkiye’nin en sıcak illeri arasında olduğunu çok iyi biliyoruz. Özellikle yaz aylarında insanların zaman geçirebileceği rahat bir nefes alabileceği alanları oluşturmak çok iyi ama bu alanları oluştururken hem bölge iklimi hem de kentin ve insanların ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalı.

Şanlıurfa’ya yapılan daha önceki meydanlara bakacak olursak eski adıyla Topçu Meydanı yeni adıyla Rabia Meydanı olan alanın ne kadarı yeşil alan.  Ya da Şanlıurfa Valiliğin ve Nüfus Müdürlüğünün batı tarafında yer alan meydanın ne kadarlık bir bölümü yeşil alan.

    Şehrin göbeğinde olan Rabia Meydanı’ndan ve Valiliğin batı tarafında yer alan meydandan yaz aylarında kaç vatandaş bu alanlardan faydalanıyor?

    Bahse konu olan meydanlarda zaman geçirmek zorunda kalan vatandaşlar yeşillikten yoksun, beton, mermer veya taş ağırlıklı olan yerlerde ne kadar rahat oturabiliyor?

Yıkılacak olan Özdiker çarşısı ve Kızılay binalarının yerine planlanan meydan veya alanların beton veya parke değil de daha çok yeşil ağırlıklı olmalı. Yeşillikten yoksun bir çarşıya beton binaları yıkarak yine beton ağırlıklı alanların yapılması o bölgeyi yeşillendirmekten daha iyi olmasa gerek.

Etrafı yem yeşil ve insanların orada oturup rahat nefes aldığı tarihi bir Gümrük Hanı’nı düşünmek farklıdır, birde etrafı betonla kaplanmış yeşillikten yoksun boş bir meydanın olduğunu düşünmek farklıdır.

    Şanlıurfa’nın sıcak bir şehir olduğunu unutmayalım gerçekten kentin betonlarla kaplı düz ve boş alanlara ihtiyacı yok. Kentin daha yeşil alanlara ve ağaçlara çok ihtiyacı var. Şanlıurfa sıcağında betondan yansıyan ısıya karşı kimse oturmak istemez sanırım.  Valiliğin yanındaki meydan ve Rabia Meydanı bunun açık bir örneğidir.

   Büyükşehir Belediyesinin taşınması sonrasında binanın yıkılarak oranında tarihi hana kadar aynı şekilde ağaçlandırılması durumunda hem tarihi Millet Hanı hem de kent için bir dönüm noktası olacak.

Tarihi zenginliklerimizi ve kentimizi beton, mermer veya parkeyle değil, yeşille süsleyelim.