Türkiye kelimenin bir diğer adıyla ucuz ölümler ülkesi!
İş güvenliğinden tutun küçük ev kazaları ve en önemlisi yaşanan trafik kazaları.
Türkiye Dünyanın en önemli ülkelerinden biri olmasına rağmen, gerek iktidarların, gerekse biz vatandaşların vurdumduymazlığı sayesinde her yıl binlerce insanımızı önlenebilir kazalara kurban veriyoruz.
Yıllardır Siverek’te gazetecilik yapıyorum, bu güne kadar birçok ölümlü ve yaralanmalı kazalara mesleğim gereği tanıklık yaptım. Başıboş sularda ve köy göletlerinde onlarca çocuğumuz yaşamını yitirdi. Özellikle yaz aylarında damdan düşmeleri, inşaat alanlarında alınmayan önlemler, küçük yaşta çocukların motosiklet tutkusu evde ki elektrik arızasını gidermeye çalışırken ve daha birçok benzeri kazalar sonucunda yani kısacası insanımızın duyarlılık gösterip almadığı basit önlemler alınmadığı için hem canımızdan hem de malımızdan olduk. Bu güne kadar iş güvenliğini önemsemedik sadece ilgili Bakanlıkların televizyonlara verdikleri zorunlu ilanların dışında gerekli önlemler alınamadı. Trafik ve iş güvenliği ev kazalarını önleme dersi bence ilkokuldan başlatılmalı. Bu konuda eğitim vermeye başlarsak sanırım bir on yıl sonra ucuz ölümlerin sayısı azalacaktır.
Yine araştırmalardan öğrendiğimiz kadar trafik kazalarında Türkiye dünya da birinci sırada yer alıyor. Kazaların nedenin büyük bir bölümünü sürücülerin eğitim düzeyleri ve trafik kurallarına uymamaları gösteriliyor. Bu güne kadar yaşadığım olaylar ve uzmanlarla yaptığım görüşmelerde bunun hiçte doğru olmadığını görüyorum. Hükümetler suçu vatandaşlara yükleyerek rahatlamaya çalışıyor. Ehli vicdan yöneticiler biliyor ki yaşanan trafik kazalarının nedenin% 50’si kurallara uymamaksa % 50’side birçok karayolumuzun uluslar arası standartlarda olmamasıdır.
Çok uzağa gitmeyelim sizlere birkaç hatırlatmada bulunmak istiyorum. Siverek’te yaşayan kardeşlerim geçmişe giderek hatırlamaya çalışsın yaşananları. Şirinkuyu Mahallesinden geçen transit yolda bu güne kadar onlarca insan öldü, bir o kadarı da sakat kaldı, bu yolu şehir dışına taşınmasa biz daha çok cenazeleri morga taşıyacağız. Hastaneye giderken önümüze birçok kavşak çıkıyor. İlk kavşak şirinlerin kavşağı, birazda ha ilerliyorsunuz Viranşehir kara yolu ile Çermik karayoluna gidilen emmoş bucak tesislerinin kavşağı. Bu kavşağın uluslar arası standartlara uyumlu olmadığını anlamak için mühendislere gerek yok, at arabacı Xalo Mehmed’e sorun yeter. Biraz illeri gidiyoruz eski devlet hastanesi, küçük sanayi sitesinde kavşak yok. Sanayi sitesi dışında orada yeni okul yapılacak, fabrikalar var. Bakarsanız o kavşağa Hadro köyünün kavşağına bezer.
Şimdi geldik Azrail’in pusuya yattığı 200 yataklı devlet hastanesine, burada kavşak yok. Hastanenin yanlış yerde yapıldığından vaaz geçtik. Buraya her gün yüzlerce araç binlerce insan gidiyor. Buraya modern bir kavşak yapılacağı sözü verildi. Her ölümlü kazadan sonra bir yetkili geldi “ söz dedi” söz uçtu gitti. Seçim vadelerinde yazıyla da yazıldı. Olmadı oysa bizde sözün anlamını sözün eri olanlar iyi biliyor…
Çermik Siverek karayolunun halini sanırım anlatmaya gerek yok. Ama Viranşehir karayolunu anlatmadan geçemeyeceğim. Siverek Viranşehir arasında yüzlerce yerleşim birimi bulunuyor. Ben toy bir delikanlıyken bu yolun önümüzde ki yıllarda ihale edileceği söylendi. Olmadı saçı sakalı beyaz ettim yine olmadı. Bu güne kadar yüzlerce insan bu ölüm yolunda yaşamını yitirdi. Yetkililer geçen yıllara rağmen sözünü yerine getirmediler.
Şimdi soruyorum yapılmayan kavşaklarda, Viranşehir karayolunda yaşamını yitirenlerin katili Kim?
Yazımı noktalarken Kavşaklarda ve Viranşehir karayolunda bundan sonra yaşanacak en ufak kaza için vatandaşlar Ulaştırma Bakanlığı ve karayolları genel müdürlüğü aleyhine maddi ve manevi tazminat davası açsınlar…
Birde şunu hatırlatmak isterim: Siverek’te bulunan Sivil toplum kuruluşları, sendika temsilcileri yaşananlar ve yerine getirilmeyen sözleri için acaba ne yapmayı düşünüyorlar. Sadece bunun için değil birçok sorunumuz için ne düşünüyorlar?....
VİRANŞEHİR KARAYOLUNDA ÖLENLERİN KATİLİ KİM?
Şükrü Dolaş
Yorumlar